Millet için değil, FETÖ için ağlıyorsunuz
Bir an Dr. Jivago’yu okuduğumu sandım. Tabloyu daha kötü göstermek için sıradan adli vakalara bile gönderme yapılmış. İş kazaları, sokak cinayetleri, sokak kavgaları.
Depremlerin tarihine girmişler. Kanal İstanbul’dan bahsetmişler. Hikayeyi güçlendirmek için hastanelerin Acil servislerini bile konu etmişler bildirilerine.
Pandemide bir sürü canımızı kaybetmişiz!
Çok insan ölüyormuş ülkemizde!
Durum çok kötü, çok fena, eyvah!
“Sanatçılar Girişimi”nin bildirisinden bahsediyorum. Müjde Ar, Meltem Cumbul, Zülfi Livaneli, Müjdat Gezen, Levent Üzümcü gibi isimlerin imzaladığı bildiriye bakarsanız durum çok kötü. Öyle böyle değil.
İnsanın aklı Dr. Jivago’lu Rusya’ya, Kuzey Kore’ye ya da toplama kamplarıyla ünlü Çin’e gidiyor. Türkiye’yi gerçekten böyle yansıtıyorlar.
Korkmuyorlarmış, yurttaşları daha cesur olmaya çağırıyorlarmış!
Yurttaşlar ne yapacak merak ettim; ayaklanmalılar mı, ne yapmalılar?
Düşünceyi açıklama özgürlüğü yokmuş, aydınlar ve sanatçılar büyük bedeller ödüyorlarmış!
Tanınmış veya zorla topluma tanıtılmış bu bir kısım “sanatçı” arkadaşlar, anlaşılan kendilerini fazla önemsiyorlar. Kibirleri dağlarla yarışıyor. Müjdat Gezen, Meltem Cumbul, Zülfü Livaneli ve Levent Üzümcü gibi isimlerin yaptıkları işlere bakılacak olursa zaten sanatla değil, lobicilikle meşgul oldukları görülecektir. Bir bildiri sipariş edilmiş, onlar da basmışlar imzayı. “Türkiye çok kötü” demekten daha kolayı yok kendilerine. Yani dertleri, amaçları aslında çok farklı. Bunların ettiği “toplumun mutluluğu” gibi laflar ise kocaman birer yalandan ibaret. Bildiriler kaleme alıp ağladıkları yapı Türkiye’nin Gladiyosu olan FETÖ’den başkası değil. Millet için değil, FETÖ için ağlıyorsunuz, bu net!