PKK kendini feshediyor…
Bundan sonra nelere dikkat etmek gerekir?
30 Ağustos’taki konuşmasında iç cephe vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, aynı vurguyu 1 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi açılışında da yapmıştı.
Bunun üzerine de MHP lideri Devlet Bahçeli, DEM Partililere elini uzatmış, ardından da ‘Terörsüz Türkiye’ ile ilgili çağrıda bulunmuştu.
Bu çağrı çok ileri bir çağrıydı. İlk önce birçok çevrede anlaşılamadı. Nitekim sonrasında terör örgütünün kurucusu ve elebaşı Abdullah Öcalan, İmranlı’dan söz konusu çağrıya destek vermiş.
Öcalan, örgütün çeşitli birimlerine “Kongremizi toplayın ve fesih kararı alın.” şeklinde talimat vermişti.
Bilindiği üzere MHP’ lideri Sayın Bahçeli, yakın zamanda bir rahatsızlık geçirerek ameliyat olmuştu. Hasta yatağından bile bu süreci takip etmiş, bir telefon diplomasisi yürütmüştü. Nitekim biraz kendisini toparladıktan sonra Bahçeli’ye ilk kez Sayın Erdoğan geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Ardından Bahçeli, İmralı heyeti içerisinde olup yakın zamanda hayatını kaybeden Sırrı Süreyya Önder için taziyeye ziyaretinde bulunmuş, süreçle ilgili kararlılık mesajı vermişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bugün-yarın silah bırakma kararı alacaklar.” söyleminden birkaç gün sonra terör örgütü PKK, tüm bileşenleri ile 12. Kongresi’ni topladı ve sonrasında yapılan şu açıklamayla silahların bırakıldığı duyuruldu:
“PKK’nın Olağanüstü 12. Kongresi, PKK mücadelesinin, halkımız üzerindeki inkâr ve imha siyasetini parçaladığını, Kürt sorununu demokratik siyaset yoluyla çözme noktasına getirdiğini, bu yönüyle PKK’nın tarihî misyonunu tamamladığını değerlendirdi. Bu temelde PKK 12. Kongresi, pratikleşme süreci Önder Apo tarafından yönetilmek ve yürütülmek üzere PKK’nın örgütsel yapısının feshedilmesi ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırması kararlarını alarak PKK adıyla yürütülen çalışmaları sonlandırdı.”
Bu önemli ve tarihî bir açıklamaydı. Şüpheyle bakanlar, diğer taraftan terör örgütünün bitirilme sürecinin AK Parti’ye ve Sayın Erdoğan’a katkısı olacağını düşünerek hem ülke düşmanı hem de AK Parti ve Erdoğan düşmanlığı yapanlar bu sürece karşı çıkıyorlardı.
Türkiye’nin muhatap olduğu FETÖ ve PKK terör örgütü ayağımızdaki prangaydı. FETÖ, elebaşı Fetullah Gülen’in ölümünden sonra büyük oranda etkisini kaybetmişti. Nitekim PKK da silahlı mücadelesine son vererek kendisini feshetti.
Elbette bu yolda bir sürü engellemeler çıktı. Başta İsrail ve İran, PKK’nın kendisini feshetmemesi için birçok faaliyet yürüttüler ancak başarılı olamadılar.
Bundan sonraki süreçte belki münferit birtakım terör eylemleri olacaktır ancak bu eylemler de Terörsüz Türkiye hedefini engelleyemeyecektir.
Gün Türkiye için birlik ve beraberlik günüdür. Bu süreci sabote etmek isteyenlere müsaade edilmemesi gerekir. Terörsüz Türkiye ile tam bağımsız, büyük ve güçlü Türkiye inşa edilmiş olacaktır.
Terörsüz Türkiye’nin oluşma süreci de başta MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a nasip oluyor. Hareket ve varlık kabiliyetini sürdüremeyen PKK da kendisini feshederek bu tarihî sürece katkı sunuyor.
Artık ayağındaki prangalardan kurtulan Türkiye, gelecek yarınlara daha güçlü bakmayı sağlayacak uzay keşifleri yapacak. Türkiye, daha adil bir dünyanın inşası için yeryüzünde de uzayda da faaliyetlerine devam edecek, hak ettiği muhasır medeniyetler seviyesinin ilerisine ulaşacaktır.