PKK Kılıçdaroğlu’na neden saldırdı?

Okuduğunuz Yazı
PKK Kılıçdaroğlu’na neden saldırdı?

İçerik

Maalesef çabuk ve kolay unutan bir toplumuz.

Bu zaafımızı bildiklerinden olsa gerek algılarımızın ayarlarıyla oynamak isteyen hiç eksik olmuyor.

Ama gerçek bir tane. Hiçbir algı çalışması onu değiştiremiyor. Sadece yeri geldiğinde hatırlatmak gerekiyor, o kadar. Biz de öyle yapalım…

Tarih 25 Ağustos 2016. Şavşat’tan Artvin’e giden CHP konvoyuna Ardanuç mevkiinde roketli terör saldırısı yapıldı. Saldırı sonucunda Jandarma Er Fatih Çaybaşı şehit olurken, iki asker de yaralandı. Saldırıyı PKK üstlendi ancak hedefin Kılıçdaroğlu olmadığını söyledi.

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun  “Kirli İşler” başlığıyla yayımladığı son videosunda “PKK’nın saldırdığı tek lider olan beni  terör örgütleriyle ilişkilendirmek istiyorlar” diyerek hatırlattığı saldırı bu.

Yani PKK’nın Kemal Bey’e saldırdığı doğru. Ancak  PKK’nın saldırdığı tek lider değil Kılıçdaroğlu. Terör örgütü 4 Mayıs 2011’de Kastamonu’dan Ankara’ya dönen Başbakan Erdoğan’ın konvoyuna el bombalı ve silahlı saldırı gerçekleştirdi. 1 polis şehit oldu, 1 polis de yaralandı.

Bu yazının ana konusu PKK’nın saldırdığı liderler değil. Kemal Bey’in o saldırıdan sonra ne yaptığı ya da yapmak zorunda kaldığını hatırlatmak derdindeyim. Çünkü işin o kısmı gerçekten çok ama çok ilginç ayrıntılarla dolu.

PKK’nın Artvin saldırısı FETÖ’nün 15 Temmuz kalkışmasından 40 gün sonra gerçekleşti. FETÖ’cü darbe girişiminin ardından 7 Ağustos 2016’da Yenikapı’da düzenlenen tarihi Şehitler ve Demokrasi Mitingi ile bu saldırı arasında sadece 18 gün var. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye’nin kuzeyinde bir başka terör örgütü DAEŞ’e karşı başlattığı Fırat Kalkanı Harekâtı’nın tarihi de 24 Ağustos 2016. Yani Artvin saldırısından 1 gün önce!

Gerçekler ayrıntılarda gizlidir. 15  Temmuz’un nihai amacı Türkiye’nin tıpkı Suriye ve Irak gibi fiilen üç parçaya ayrılmasıydı. Türkiye asla Suriye’de oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna müdahale etmemeliydi. FETÖ, 15 Temmuz’da bunun için sahaya sürüldü. Darbe başarısız oldu ama bölgeyi kendi çıkarları doğrultusunda dizayn etmek isteyen küresel akıl  vazgeçmiş değildi.

15 Temmuz kalkışmasının ardından CHP’nin de AK Parti ve MHP ile birlikte Yenikapı Mitingi’ne katılması işte bu yüzden çok anlamlıydı. O meydandan dünyaya verilen birlik ve beraberlik görüntüsüne ve Fırat Kalkanı’na tepkilerini Artvin’den gösterdiler. Ne acıdır ki sonuç da aldılar.

Keşke Kemal Bey o saldırıdan sonra da Yenikapı ruhunu sahiplenmeye devam etseydi. FETÖ’nün servis ettiği “Kontrollü darbe” söylemine sahip çıkmasaydı. Bugün kimse PKK’nın saldırdığı bir lider olarak kendisini terörle ilişkilendirmeye kalkmazdı. Hem Türkiye hem de Kemal Bey tarihi bir fırsat kaçırdı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden Külliye cevabı

Salı günü CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Adıyaman’da protesto edildiği Safvan Bin Muattal Cami ve Külliyesi’nin ilginç yapım sürecini anlatmıştık. Kadir Topbaş döneminde başlayan inşaatın İmamoğlu gelince durduğu ve bunun üzerine Çevre Bakanlığı’nın devreye girerek Külliye’yi hizmete açtığını belirttiğimiz yazıya İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden (İBB) itiraz geldi.

İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun, Külliye’yi yapmaktan vazgeçmelerinin söz konusu olmadığını, Adıyaman  Belediyesi’nin iki belediye arasındaki protokolü tek taraflı olarak iptal etmesi üzerine çekilmek zorunda kaldıklarını anlattığı bir bilgi notu yolladı. Cevap hakkına saygı gereği Ongun’un yolladığı belgeyi de yayımlıyorum. Takdir sizin.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Zafer Şahin