Riyad’daki İİT-Arap Birliği ortak zirvesinde kabul edilen sonuç bildirisi ‘tarihi’ nitelikte ve dünyanın dikkatini çekti.

Okuduğunuz Yazı
Riyad’daki İİT-Arap Birliği ortak zirvesinde kabul edilen sonuç bildirisi ‘tarihi’ nitelikte ve dünyanın dikkatini çekti.

İçerik

İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi ilk kez ‘ortak’ bir metne imza attı ve yine ilk kez bir ortak metinde kınamanın ötesinde ‘eylem planı’ içeren tanımlar ve yol haritası yer aldı.

* Filistinlilerin evlerine, tarlalarına el koyan İsrailliler için ‘yerleşimci’ yerine ‘terörist’ ifadesi kullanıldı.

* Bu ‘yerleşimci’ örgütlerinin uluslararası terörizm listelerine alınması çağrısı yapıldı.

* İsrail’in sivillere saldırısı ve göçe zorlaması ‘savaş suçu’ olarak tanımlandı.

* İsrail yetkililerinin ‘tehdit’ olarak ima ettiği nükleer silahlarının araştırılması dünya gündemine getirildi.

* İsrail’in savaş suçlarının araştırılması için Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne çağrıda bulunuldu.

* Ancak bununla yetinilmedi, delillerin toplanması, raporlanması için mekanizma ve takvim oluşturuldu.

* Ayrıca, insanlığa karşı suç anlamına gelen tüm eylemlerin dünya halklarına duyurulması için sosyal medya birimi kurulması kararı alındı.

* İnsani yardım için İsrail ablukasının ‘kırılması’ gibi bir eylemsel ifade kullanıldı.

Riyad’daki olağanüstü zirveyi takip ettim. Gözlemlerim, bildiri metni ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerinden şu tablo çok açık ortaya çıkıyor:

İİT ve Arap Birliği’nin ortak zirvesi ve bildiri metnindeki tarihi ifadelerin ana aktörü Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır.

Erdoğan, uzun süredir sürdürdüğü liderler diplomasisi ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın zirve öncesi trafiği bu sonucu sağlamıştır.

Fidan, Riyad’a iki gün önce geldi ve tüm üye ülke ekipleriyle görüştü.

İİT ve Arap Birliği üyelerine iki önemli mesaj verildi:

* “Ortak zirve yapmakla ‘birlik’ mesajı verelim. Ortak bildiriyle bunu güçlendirelim.”

* “Ancak bildiride kınamanın ötesine geçmezsek gücümüz inandırıcılığını yitirir…”

Birçok madde, Türkiye’nin önerisi olarak bildiriye girdi. Erdoğan’ın, bazı ülkelerin ‘bunların bir kısmı yapılmazsa neden yazıyoruz’ sözlerini hatırlatması da bu yüzden.

Türkiye bu ülkelere, “Yazalım ki yapılması için zemin olsun. Bir şey yapmak isteyen bir ülke olursa, bu metin referans noktası olsun” karşılığını verdi ve kabul ettirdi.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
ajansturk online