SOROS’UN KAZAK DESENİ ÇOK TANIDIK

Okuduğunuz Yazı
SOROS’UN KAZAK DESENİ ÇOK TANIDIK

İçerik

Kazakistan’da yaşanan gelişmeleri yakinen takip ediyorum.
Olayların başladığı an her ne kadar 4 Ocak gibi görünse de gerçekte 2011’den beri devam eden bölme, parçalama operasyonunun nihai noktasıdır.

Uzun soluklu Soros projelerinden biri olduğu kuşku götürmez bu süreçte Nazarbayev’den “olur” emri alan Kasım Cömert Tokayev’in Cumhurbaşkanı seçilmesiyle projede istenilen sonuca yaklaşıldığını anlamamız mümkün oldu.

Kuşkusuz bu projenin bir cephesiydi. Asıl cephe Rusya’yı Ukrayna üzerinden sıkıştırarak, bölgede inisiyatifi ele geçirme ve yalnızlaştırma üzerine kurulmuştu.

Kazakistan’da inisiyatifi ele geçirmek isteyen Çin için kapılara set çekmek ve diğer taraftan Türk Devletleri Teşkilatı’nın pasifize edilmesi için imkan sağlamak üzerine yatırımlar yapılmış ve projeler üzerinden yürütülmüştü.
Kazakistan üzerinde asıl nemalanan gizli aktör ise Soros’u manivela olarak kullanan İngilteredir.

Kazakistan genelinde petrol ve rafineri yatırımları bulunan İngiltere’nin doğalgaz ve petrol ürünlerinde belirleyici rol oynamasını unutmamak lazım.

Dikkat edersiniz mesele “gaz zamları” üzerinden başlatılmıştı.
Fitili ateşleyen ücretler konusunda Tokayev üzerinde baskı kuran İngiliz şirketler gruplarıydı.

Soros’un yetiştirmesi ajanların bölgede halkı kışkırtmak için yoğun çaba içerisinde bulunduğu kayıtlara geçiyordu. Kazakistan genelinde ve özellikle Almaatı’da İngiltere, Sırbistan, Gürcistan ve ABD’de eğitim görmüş Kazak kökenli ajanlar protestoları başlattıkları gibi siyasi talepleri sıralamaları ile de dikkat çekti.

Bu talepleri dikkatle analiz ettiğimizde emniyet güçlerinin ve Kazak istihbarat unsurlarının ani kararla(!) göstericilerin safına geçmelerini de eklediğimizde önceden planlanmış bir kurgunun olduğunu görmemiz mümkün oldu.

Her ne kadar genel hedef Rusya üzerinde netleşen “tuzak” yönlendirme tekniği ve Rus işgal algısı ön plana çıkmış olsa da, İngiltere’nin Türk Devletleri Teşkilatı’nın hayata geçmeden itibarsızlaştırılması ve bölgenin Rusya’nın kontrolünde kalmasının temini tezi üzerinde kararlaştırıldığı anlaşılıyor.
Bu hamle ön alma çalışmasıydı.

Kazakistan’ı konumu ve siyasal yapısı itibariyle askıya alırken diğer Türk Devletlerinin dizayn edilmesi süreci ve hazırlık çalışmalarının sahaya yansıtılması için hamlelere geçileceğini görmek mümkün oluyor.

Peki bu süreçte ana aktör Türkiye için neler planlandı?
İşte asıl amacın da bu olduğunu biliyoruz. Neticede Başkan Erdoğan Kazakistan’da ki duruma dönük yaptığı açıklamada sürece dair planlanan sinsi hamleleri gördüğümüzü “süreci takip ediyoruz” diyerek bekleme kararı aldığımızı ifade etti.

Peki neyi bekleyeceğiz?
Rusya’yı Çeçenistan’da boğan hamlelerin bir benzerinin daha renginin belli olmasını…

Tokayev’in Nazarbayev’i Soros desteği ile tesirsiz kılarak oyun kurucu İngiltere’nin nerede konumlandığını göreceğiz.
Sonrasında ise Türk Devletleri Teşkilatı’nın nihai kararı gelecek…

Şu gerçek ki, Türk Devletleri Teşkilatı’nın omurgası hükmündeki Kazakistan süreci Türk Devletleri Teşkilatı’nın gerçek gücünü gösterecektir.

Diğer taraftan Kazakistan profili üzerinden Türkiye’de de benzer projelere bel bağlayan odakların boş durmadığı ve hazırlık yaptığı biliniyor.

Gezi olaylarının farklı bir formatta sahaya yansıtılması için başta Millet İttifakı bileşenleri ve işbirlikçi unsurlar tetik bekliyor.
Her zaman tetikte beklemekte fayda var.
Sü uyur düşman uyumaz!

Binnur Günay

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
71%
Beğendim
29%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Binnur Günay