Türkiye, Fransız Foch uçak gemisini eğitim için kullanmalı mı?
Malumunuz uzun bir zamandır düzenli olarak Fransız basınında ülkemiz hakkında çıkan haberleri takip ediyorum. Son günlerde yayımlanan bir haber bir hayli dikkatimi çekti.
Haberin içeriği, özetle, 1960-2000 yılları arasında Fransa tarafından kullanılan FS Foch adlı nükleer uçak gemisinin 2000 yılında Brezilya’ya satıldıktan ve adının “Nae Sao Paulo” olarak değiştirildikten sonra, türlü teknik problemler nedeniyle 2017 yılında Brezilya tarafından devre dışı bırakılması ve 12 Mart 2021 tarihinde çıkarıldığı açık artırmada SÖK Denizcilik ve Ticaret AŞ adlı bir Türk şirketi tarafından satın alınmasıyla ilgili.
Gemiyle alakalı tartışmalar, geminin sökülmek üzere Haziran ayında Aliağa Gemi Söküm Bölgesi’ne doğru yola çıkacağı bilgisiyle başlıyor.
Fransız uçak gemisinin Aliağa’ya getirilmesinin çevre ve insan sağlığı açısından yaratabileceği etkiler konusundaki endişeler
Sözcü gibi Türk muhalif basınında verilen bilgilere göre, geminin satın alınma fiyatının piyasa ortalamalarının çok altında olması (geminin alım fiyatının ton başına fiyatı 450 dolar iken, Türk şirketine 75 dolara satılmış), özellikle muhalefet kanadını işkillendirmiş. Muhalif basın, uzun yıllar boyunca Fransa’nın nükleer silah denemelerinde kullandığı uçak gemisinin 600 ton asbest ve radyoaktif madde barındırdığına dair kuşkular olduğunun altını çiziyor.
Aliağa Çevre Platformu, “Aliağa’nın dünyanın çöplüğü olmasına izin vermeyeceğiz”, “Her ülke kendi yaptığı gemiyi kendi söksün!”, “Zehir solumak, kanser olmak istemiyoruz” gibi sloganlarla geminin Türkiye’ye getirilmesini protesto ediyor.
Öte yandan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un sunduğu verilere göre, Türkiye’de son 5 yılda 714 adet gemi söküldü ve bu gemilerden çıkan 241 bin 970 kilo asbest uzman ekipler tarafından lisanslı tesislerde bertaraf edildi.
Peki Türkiye’de sökülen yüzlerce gemi bu kadar tepki toplamazken neden FS Foch uçak gemisinin Türkiye’ye sökülmek üzere getirileceği haberi bu kadar dikkat çekiyor?
Cihat Yaycı : Uçak gemisi eğitim için kullanılabilir
Aslında, çok düşeş bir fiyata bir Türk firması tarafından satın alınmış uçak gemisinin Türkiye’ye getirileceği haberi, beraberinde bir başka konuyu da gündeme getirdi. Mavi Vatan doktrininin mimarlarından Cihat Yaycı, gemiyle alakalı, mutlaka Türk yetkililer tarafından değerlendirilmesi gereken ilginç önerilerde bulundu.
Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı’ya göre, söküm için Aliağa’ya getirildikten sonra hurdaya çıkacak olan uçak gemisi, hurdaya çıkmadan Türkiye tarafından SÖK Denizcilik’ten satın alınmalı ve eğitim için kullanılmalı.
Cihat Yaycı, yaptığı açıklamada, “Gemiyi sökmek yerine, mutlaka bizdeki kullanımı geçerli olan farklı sistemlerle tekrar donatıp, bugünden, ileriye dönük uçak gemisi personeli eğitimlerine başlanmalı. Uçak gemisi personel eğitimine bugünden adım atılmış olması büyük önem arz etmektedir. Zira uçak gemileri ile görev icra edebilmek için iyi bir eğitim ve birikim gerekmektedir. Dolayısıyla bunlar bize zaman kazandırıcı hamleler olacaktır”, ifadelerini kullandı.
Aynı şekilde, Yaycı, Veryansın Tv’ye yaptığı açıklamalarda, uçak gemisinin satın alınması halinde, Rus menşeli Su-33 donanma savaş uçağının değerlendirebileceğini belirtti. Cihat Yaycı’nun bu önerideki gerekçesi ise, SU-33’lerin Rus donanmasının sahip olduğu tek uçak gemisinde kullanılması.
Çin aynı yolla uçak gemisi sahibi olmuştu
Meselenin en ilginç tarafı ise, Çin’in sahip olduğu ilk ve tek uçak gemisinin hikayesinin de Cihat Yaycı’nın önerisiyle büyük benzerlikler içermesi.
1985 yılında, Sovyet donanması için, adı ilk önce Riga olan ve sonradan Varyag olarak değiştirilen bir uçak gemisinin yapımına başlanır. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla, uçak gemisi Ukrayna donanmasının elinde kalır. O dönemde uçak gemisinin mali külfetini kaldıramayan Ukrayna, alıcı ülkenin gemiyi savaş gemisi olarak kullanmaması şartıyla, gemiyi satışa çıkartır. Çinli bir işadamı da, uçak gemisinin dünyanın en büyük kumarhanesi olarak kullanılacağı taahhüdüyle uçak gemisini 20 milyon Dolar’a satır alır.
Ancak 2001 yılında İstanbul boğazından geçirilerek Çin’e taşınan gemi, hiçbir zaman kumarhane olarak kullanılmaz. Gemi önce Çin donanmasının uçak gemisi eğitim gemisine, 2019 yılı itibariyle de donanmanın amiral savaş gemisine dönüştürülür.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Savunma sanayiinde milli uçak gemisi ile en üst lige çıkılacak
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın milli bir uçak gemisi projesine ilişkin farklı tarihlerde çok önemli açıklamaları oldu.
Erdoğan, Şubat ayında, “Anadolu gemimizden sonra yerli ve milli olarak planlayacağımız uçak gemimiz bizi bu alanda en üst lige taşıyacaktır, bunun da görüşmelerini yapıyoruz ve süratle onun da adımını inşallah atacağız”, ifadelerini kullanarak ülkede heyecan yaratmıştı.
Peki FS Foch nükleer uçak gemisinin eğitim, hatta donanmaya katılması için Türk Devleti tarafından satın alınması önerisi ne kadar mantıklı ?
Ben her ne kadar askeri ve teknik konularda yeterli bilgiye sahip olmasam da konuya ilişkin yapılan yorumları sizler için derledim.
Bir kısım yorumcu, tıpkı Cihat Yaycı gibi, Fransız uçak gemisinin sökülmemesi ve dünya üst ligine çıkmak için donanmada kullanılması gerektiğini düşünüyor. Bu yorumcuların temel görüşü, halihazırda yeni bir uçak gemisinin satın alınmasının veya baştan yapmasının zor ve maliyetli olduğu, Fransız uçak gemisini kullanmanın Türk donanmasına zaman kazandıracağı, hatta gemi dönüştürülene kadar milli uçakların bile hazır olabileceği yönünde.
Geminin Türk donanması tarafından kullanılması önerisine karşı olanlar ise şu tarz fikirler öne sürüyorlar : Yapımına 1957 yılında başlanan gemi, Çin’in satın aldığı inşaat halindeki Varyag’a göre çok eski (64 yaşında) ve bütün teknik ve makinesel donanımları sökülmüş durumda. Hal böyleyken gemiyi bakıma almak yenisini yapmaktan çok daha maliyetli olabilir. Zaten gemi iyi bir durumda olsaydı, Brezilya gemiyi elinden çıkarmak istemezdi. Bir diğer önemli mesele ise, Fransız yapımı uçak gemisinin Türkiye tarafından değerlendirilmeye karar verilmesi durumunda, Fransa’nın nasıl tepki vereceği. Fransa, Brezilya’ya savaş gemisini satarken yaptığı sözleşmede sökümün nasıl yapılacağına dair detaylar vermiş.
Sonuç olarak, Brezilya’ya satıldıktan sonra Türkiye’ye getirilecek Fransız uçak gemisinin akıbeti henüz belirsiz. Fransa’da emektar uçak gemisinin ülkeye geri getirilmesi, bir Fransız limanında müzeye veya konferans salonuna dönüştürülmesi için bir imza kampanyası bile başlatılmış ! Geminin müzeye dönüştürülme fikri, gemi bir Türk firmasına satılmadan önce Brezilya tarafından da gündeme getirilmişti.
Konuyla alakalı şahsi düşüncem, Cihat Yaycı’nın özellikle “eğitim” konusundaki önerilerinin, milli bir uçak gemisinin inşasına başlanmadan önce Türk yetkilileri tarafından dikkate alınması gerektiği yönünde.
Aydınlık Gazetesi’nin 24 Mart tarihli, “Amiral Cihat Yaycı : Uçak gemisini alalım Su-33 konuşlandıralım” başlıklı haberinde, Cihat Yaycı’nın konuya ilişkin aktardığı fikirleri okuduktan sonra Fransız uçak gemisinin Türk Devleti tarafından satın alınması gerektiğini düşünmemek mümkün değil:
“Türkiye ne için hem uçak gemisi konusunda tecrübe kazanmak açısından hem de donanmaya uçak gemisi külliyatını kazandırmak açısından illa bir uçak gemisi yapmayı beklesin? Bu çalışmalara uçak gemisini inşa ettikten sonra başlarsak, donanmamızın uçak gemisi ile beraber operasyonel hale gelebilmesi için yıllar harcamamız gerekir. Bu yıllar ülkemiz için kayıp olur.”
“Geminin eski olmasına gelirsek, bu çok önemli bir konu değil. Yap-boz, sök-tak, kullan-eskit şeklinde eğitim materyali olarak düşünmek gerekmektedir. Bu noktada önemli olan bu platformda askeri personeli eğitmek, personele alışkanlık ve tecrübe kazandırmaktır.”
“Uçak gemisi bir donanma için külliyattır. Savaşta da çıkabileceğiniz en üst seviyelerden biridir. Dolayısıyla bu külliyatın oluşturulması, gelecekte kendi uçak gemimizi inşa ettiğimiz zaman bize sanki yıllardır uçak gemimiz varmış gibi bir harekat yürütme kabiliyeti sunacaktır.”