Yürüyün gidin ya…
Devrim Otomobili’nde milletin karşısına çıktılar. Hep birlikte ayağa kalkıp “olmaz” diye bağırdılar. Yazılar yazıp kirlettiler, kararttılar, üstüne bir de alay ettiler. Sonra Boğaz köprüleri yapılırken kendilerini ortaya attılar. Engellemek için çırpınıp durdular…
Gerici, “istemezükçü” yobazlar topluluğundan bahsediyorum…
Hani o temel atmama törenleri düzenleyen ve kendilerini alkışlatanlar var ya! İşte o kafaların sahipleri bunlar.
Şimdi de Karadeniz’de bulunan doğalgazı kirletmeye çalışıyorlar. Bulmuşlar birkaç takoz, onları konuşturup ağızlarının içine bakıyorlar. Garip ve anlaşılmaz bir ruh hali içindeler. Ellerinden gelse, bu büyük keşfi millete “vatana ihanet” olarak sunacaklar.
Cumhuriyet Gazetesi, olayı kirletmek için manşetini ayırmış. Bulmuş “profesör” unvanlı birini. Tam sayfa konuşturmuş…
Adam şaka gibi sözler sarf ediyor. “Yeraltı suları kirlenecek” diyor. Yetmiyor, Türkiye’nin gaz çıkartmasının depremi tetikleyeceğinden bahsediyor. Evinde doğalgaz kullanırken, Türkiye bu gazı almak için dışarıya milyarlarca dolar verirken ne deprem ve de kirlilik aklına geliyor.
Ama Türkiye söz konusu olunca basıyor yaygarayı:
Garip hesaplarla 65-70 milyar dolarlık rezervi 8 milyara düşünüyor. Yılın en büyük keşfi olan dev kaynağı işletmenin “ekonomik olmadığını” bile söylemeye çalışıyor. Yetmiyor, “Teknoloji için hangi şirketle anlaşacaksınız? Parayı nereden bulacaksınız?” türünden saçma sapan soruları peş peşe sıralıyor…
Türkiye’nin geldiği noktanın farkında bile değil.
Onlarca yıl geride kalmış adam. Nasıl olsa inanan ve alkışlayan bir güruh var. Sallıyor sallayabildiği kadar…
***
Kimse merak etmesin. Türkiye çıkarır bu gazı. Bunun için gerekli bilgisi de alt yapısı da var. Hiçbir şey yapamasak gider bir taşeronla anlaşırız. Ayrıca gazı yanıcı sülfür gibi maddelerden ayrıştırmak da zor değil. Boru hatları ile taşımak ise çocuk oyuncağı. Üstelik şanslıyız bu konuda. Bulunan doğalgaz kaynağı Türk Akımı hattının hemen yanı başında. Bölgenin zemin etütleri daha önce yapıldı zaten.
Aslında merak ettikleri ve bu konuyu dert ettikleri de yok. Amaçları bu büyük müjdeyi kirletmek! Onun için çırpınıp duruyorlar.
Çünkü…
Türkiye’yi enerji konusunda bağımsızlığa götürecek bir keşif bu. Aynı zamanda ilk büyük başarı ve son derece önemli bir adım.
Üstüne üstlük, salgın sebebiyle dev enerji şirketlerinin denizlerdeki sondaj faaliyetlerini askıya aldıkları bir dönemde gerçekleşti. Doğaldır ki bundan sonra yeni keşifler gelecek. Enerjide küresel bir güç oluyoruz artık.
Belli ki bundan rahatsızlar.
O yüzden de “Nasıl olacak, üç yılda çıkarılamaz bu” diye kendilerini avutuyorlar. İsrail yaptı bunu; üç yılda çıkardı gazı. Hem de 10 yıl önce. Üstelik teknoloji gelişti artık. Bizim İsrail’den neyimiz eksik?
Ayrıca sözü veren Erdoğan! Bugüne kadar söz verdiği hangi proje gecikti?
Bir de “Bunun vatandaşa ne faydası olacak?” diye sormaları da evlere şenlik. Ekonominin en basit kuralını bile bilmeyen profesörler bunlar. Rekabet artacak, fiyatlar ucuzlayacak. Yetmez mi?
O yüzden…
Bunlara “Ya bi yürü git” deyip geçmek lazım…