9 köyden kovulduysan 10’uncuya sen rest çek!
Ülkemizin yerli otomobili TOGG tanıtılırken aklımdan bu başlık geçti. Çok kovulduk halk olarak, ötelendik, yok sayıldık, görmezden gelindik, örselendik, aşağılık psikolojisi öyle aşılanmıştı ki bundan kurtulmak için çok dağlar aştık ve nihayet!
9 köyden kovulan yerli ve milli Türkiye 10’uncu köye rest çekerek kendi milli teknolojisini üretme yolunda büyük işler başardı. “Yol O’nun varlık O’nun, gerisi hep angarya” diyerek yola devam ediliyor.
KAPUTU DA VAR, VİTES KOLU DA VAR!
“Kaputu da varmış” diyerek yerli otomobille dalga geçtiğini zanneden zavallılar aman ha dalgınlıkla koltuk yerine vites koluna oturmaya kalkmayın; çünkü araçta vites kolu da var, sonra uyarmadı demeyin, aman ha dikkat!
ERDOĞAN VE ERBAKAN
Rahmetli edebiyat profesörü Mehmet Kaplan’ın 1970’li yıllarda yazdığı bir kitabını 1999’da okurken “Türkiye’yi ancak İslami kadrolar ileri götürebilir, çünkü onlar bu ülkenin gerçeklerini biliyor” mealindeki ifadeleri çok dikkatimi çekmişti.
Bugün bu sözlerin doğruluğu çok net ortaya çıktı. Necmettin Erbakan’ın hayallerinin nihayet Recep Tayyip Erdoğan döneminde gerçekleşiyor olmasının en önemli sebebi her iki ismin de Türkiye gerçeklerini iyi bilmesidir.
KANAL İSTANBUL LAİKLİĞE
AYKIRI MI?
Kendisine Kemalist diyen solcular “Kanal İstanbul yapılamaz” dedikçe acaba diyorum bu kanal laikliğe falan mı aykırı?
Heykellere de kimsenin bir şey dediği yok!
Bilimsel bir sıkıntı da gözükmüyor. Dert ne?
DIŞLANDIN BAK CELAL ŞENGÖR
“Kanal İstanbul’u bilimsel verilerle anlatın” diyenler hangi bilimsel verilerle itiraz ediyorlar? “Dışkı” deyince akla ilk gelen kişi Prof. Celal Şengör bile projeye destek veriyor diye kendi camiası tarafından adam yerine konmaz oldu. Neden sırf Kanal İstanbul’la ilgili olumlu konuşuyor diye dışlıyorsunuz?
BİR VARLIK SORGULAMASI: CHP
Sevgili CHP Beyefendi, karar ver artık! “Doğu Akdeniz’de niye yokuz?” dedikten sonra Libya anlaşmasına karşı çıkmak; “YPG bize ne yapacak ki?” dedikten sonra sınırlarımıza atılan bombalara itiraz etmek fena halde çelişki teşkil ediyor! Tabancasını helada unutan adamın tutarsızlığından çok daha fena!
CHP LİDERİNİN SUUDİ AŞKI
Kemal Kılıçdaroğlu, “Libya’ya İhvan kardeşliği için gidiliyor” demiş!
1)İhvan zaten kardeşlik, arkadaşlık demek
2)İhvan’ı Mısır’da deviren darbeci SİSİ’dir. Kemal Bey demek ki Sisi’nin darbesine kucak açıyor!
3)Türkiye’nin desteklediği yönetimin adı “İhvan” değil; Birleşmiş Milletler tarafından resmen tanınan Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti’dir!
4)İhvan dediğiniz hükümetin karşısında Hafter var, onun arkasında da Suudi Arabistan var. Sizdeki bu Suudi aşkı sonradan görme mi yoksa önceden de bir şeyler var mıydı?
DİYARBAKIR EYLEMİ
119. GÜNÜNDE
Diyarbakır’da havalar soğudu, Ankara’ya kar yağıyor. Diyarbakır’da anne ve babalar 119 gündür bekliyor. Birileri hep milli mevzularda sustular! PKK’nın beli kırılacak, sustular! HDP kan ve tehditle yürürken, sustular! Ak Parti için değil ülkeniz için konuşun dendi; sustular! Biz susmayalım! Evladını PKK’nın elinden almak için HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde gece-gündüz soğukta bekleyen anne ve babaları unutmayalım; duayla ve mesajla da olsa destek verelim. O evlatlar gelecek!
SAYIN PERES BENDEN YAŞLISIN
Bazen içimi adını koyamadığım bir karanlık kaplayıveriyor. İşte o anlarda “One Minute” videosunu seyrediyorum. Zalimlere karşı dünyanın yakasına yapışmak gerektiğini tekrar hatırlıyorum. Biz duramayız, karanlıkta kaybolamayız, yılgınlığa düşemeyiz!
Herkese tavsiyem, çok sıkılırsanız açın ve Recep Tayyip Erdoğan’ın 11 sene evvel İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e itiraz ettiğini ve “One Minute” diyerek hakkını söke söke aldığına bir kez daha şahit olun! “Öldürmeye gelince siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz. Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyorum…”
YILBAŞI KUTLAMIYORUM,
ALTERNATİF DE ARAMIYORUM
Zorunda mıyım kardeşim? Çam ağacı süslemelerini, kırmızı elbiseli Noel Papa’yı sevmek zorunda mıyım? Siz de kutlamayın bence! Kutlarsanız da siz bilirsiniz, karışacak halim yok! Fakat kıymetli arkadaşım; “Hiç eğlenme, hep somurt” demiyorum; bırakalım şu Batı fantezilerini, diyorum. Noel Papa’yı gördükçe Batı’nın öldürdüğü çocuklar ve masumlar aklıma geliyor, ne yapayım?
Yılbaşına alternatif falan da aramıyorum. Her vakit yaptığım gibi 01 Ocak sabahı işime gidiyorum. Devletimiz “resmen” tatil ilan etmiş olsa bile ben bu günün tatil olmasını “şahsım adına” kabul etmiyorum!