En az ‘Fırat Kalkanı’ kadar önemli bir harekat
Türkiye’nin ABD karşısında bir oyun planının olmadığını sananların Kuzey Irak’ta terör örgütü PKK’ya yönelik başlatılan “Pençe” operasyonunu iyi tahlil etmesi gerekiyor.
İstanbul’daki seçim tartışmasının gölgesinde kalsa da terör örgütü PKK’ya karşı başlatılan bu askeri operasyon, en az “Fırat Kalkanı” ve “Zeytindalı harekatı” kadar önemli bir askeri, siyasi, diplomatik hamledir.
“Pençe” harekatı, Suriye’nin kuzeyinde başlatılan güvenli bölgeler oluşturma planının Irak’ın kuzeyine de taşındığını gösteriyor. Türkiye, bu harekatla, sınırlarına yerleşmiş terör unsurlarını temizlemeye kararlı olduğunu gösterirken; aynı zamanda, Türkiye’nin jeo politiği açısından stratejik önem arz eden bu bölgeleri fiili olarak kontrol altında tutacağının da mesajını dünyaya vermiş oluyor.
Yazının başında belirttiğim gibi; “Pençe” operasyonu, Ortadoğu’ya çöreklenen, Türkiye’yi kuşatma altına almaya çalışan ABD başta olmak üzere Batılı koalisyon güçlerine Ankara’nın elinin armut toplamadığını, kendi oyun planını kuracak güçte olduğunu ve böylesi stratejik harekatlarla devlet olarak tedbirlerini aldığını gösteriyor ve dünyaya ilan ediyor.
Türkiye güvenliğini sadece kendi sınır iç boylarında değil, sınırlarının dışında -Suriye ve Irak’ın içlerinde- kurmaya kararlıdır. TSK’nın Fırat Kalkanı bölgesi, Afrin ve İdlip’teki askeri varlığı bunu ifade ediyor.
ABD’yle müzakereleri devam eden “güvenli bölge” planıyla TSK’nın varlığı Fırat’ın doğusuna kadar uzanacaktır muhakkak. “Pençe” operasyonuyla da Kuzey Irak’ta sınırın içlerine doğru fiili olarak güvenli bir hat oluşturulmaya çalışılıyor.
Suriye ve Irak’ın içlerinde oluşturulan bu güvenli bölgelerle Türkiye’nin Ortadoğu denklemindeki stratejik önemi artarken, masada da eli güçleniyor. Ortadoğu’da sahada olmayan masada da olamaz.
İstanbul seçimlerinin gürültüsü içinde pek fark edilmese de Ankara, yaptığı bu hamlelerle tedbirlerini hızla alıyor ve ülkenin bekasını sağlamak için kendi adımlarını kararlılıkla atıyor.
