İdlib’de yeni güvenli bölge

Bölgenin iki büyük ülkesi, sorunun çözümü için tekrar masaya oturdu ve belli bir noktaya gelindi. İçimizi yakan 37 şehit haberinin ardından Rusya’ya rağmen Türkiye önce kendi göbeğini kesti, sahada Esad rejimine büyük bir bedel ödetti, arkasından masaya oturdu ve yeni bir mutabakat imzaladı.

Yani yapılması ne gerekiyorsa onu yaptı.

Şimdi gelelim Moskova’daki kritik zirvenin ardından açıklanan maddelerin kodlarına!

Uzun uzun maddeleri sıralamak yerine kritik maddeleri ve bunların ne getirdiğini sizlerle paylaşmak istiyorum:

*İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde saat 00:01’den itibaren durdurulacaktır.

Yeni mutabakatın en kritik maddesi bu görünüyor. Buna rağmen Esad’a ve Rusya’ya bu noktada ne kadar güvenilir soru işareti olarak karşımızda duruyor. Bu nedenle hiçbir şekilde tedbir elden bırakılmamalı.

*M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecektir. Güvenli koridorun işleyişine dair ayrıntılı esas ve usuller, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Savunma Bakanlıkları arasında 7 gün içinde kararlaştırılacaktır.

Mutabakatın en kritik maddelerinden biri de bu. Bu madde bir anlamda İdlib’de yeni bir güvenli bölge oluşturulması anlamına geliyor. 7 gün içinde iki tarafın heyetleri tarafından kararlaştırılacak konular arasında Türkiye’nin gözlem noktalarının güvenliği de olmalı.

*Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, Suriye Arap Cumhuriyeti’ndeki ateşkes rejiminin uygulanmasının garantörleri olarak göreve devam edecek. Eylül 2018 Soçi mutabakatı da yine geçerli olacak.

Bu, Türkiye’nin özellikle üzerinde durduğu en kritik konulardan biri olması nedeniyle önemli noktalardan biri.

Velhasıl İdlib konusunda yeni bir süreç başlıyor. Bu çok kıymetli ve özellikle takip edilmesi gerekilen bir süreç.

***************************************************************

Şehitler tepesi boş kalsın da nasıl?

Bir süredir şehitler tepesi polemiği aldı başını gidiyor. Öncelikle şunun altını çizeyim; şehitler tepesi boş kalmadığı için bugün Türkiye Cumhuriyeti var ve varlığını sürdürüyor. İşte bu çok önemli.

Tabiki, şehit haberleri almayalım, tabiki tek bir askerimizin tırnağına dahi zarar gelmesin. Ancak bir var olma mücadelesi veriyorsanız, şehit haberlerinin gelmesi de kaçınılmaz oluyor.

Bu arada şehitler tepesi boş kalsın diyenlere bakıyorum da sadece hamaset görüyorum. Hem niye Suriye’deyiz diyeceksin, hem 37 şehit nasıl olur diye itiraz edeceksin, hem de Moskova’da ne işimiz var, niye Putin’in ayağına gidiyoruz diye hayıflanacaksın. Bunları söylerken de ne yapılması gerektiği konusunda tek bir laf etmeyeceksin.

Farkında değil misiniz? Gerek sahada gerekse masadaki bütün bu çırpınışlar şehitler tepesi boş kalsın diye yapılıyor…