Emine Erdoğan Hanım ve aşure

Okuduğunuz Yazı
Emine Erdoğan Hanım ve aşure

İçerik

Eşi aylarca hapiste yatmış, çocukları tehdit edilmiş, kıyafetinden dolayı ötelenip yok sayılmış, darbe gecesi ailesini öldürmek için helikopterle peşine üniformalı teröristler takılmış bir insandır Emine Erdoğan..! Fakir sofralarında dert paylaşan Emine Hanım hep öyledir, garibanın halini bilir, derdiyle dertlenir.

Emine Hanım “aşure günü” çok samimi bir şekilde mutfağından fotoğraf paylaştı, beraberlik mesajları verdi. Ama birileri algı ajanlığına soyunup mutfaktaki “bir adet musluk” üzerinden cellâtlığa soyundu. Aynısını daha önce Kılıçdaroğlu da yapmış ve “Külliye’nin klozetleri altın” yalanını söylemişti. Nedense yalanı ortaya çıkınca hiç utanmamış, özür dilememişti.

Şimdi birileri aynısını yapıyor.

Emine Erdoğan Hanımefendi’nin samimiyetinden bu milletin evlatlarının en ufak şüphesi yoktur. Dün Menderes ve ailesine iftira edenler şimdi aynısını Erdoğan ailesine yapıyor. Ancak bir şeyi unutuyorlar. Karşılarında Başbakan’ı idam ettikleri günkü gibi suskun duran bir millet yok! Her şeyi görüyoruz ve algı yöneticilerine milletçe asla kanmıyoruz!

“TÜRKİYE YÜZÖLÇÜMÜ 1 MİLYON 245 BİN KİLOMETREKARE”

Ülkemizin kara parçası olarak 783 bin kilometrekare, Karadeniz’de 172 bin, Marmara’da 12 bin, Ege’de 89 bin, Akdeniz’de 189 bin kilometrekare; toplamda 1 milyon 245 bin kilometrekare yüzölçümü var. Bu ölçü “uluslararası antlaşmalarla” sabittir!

Denizdeki topraklarımız..!

Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı operasyonlarında birileri Türkiye’yi tehdit ediyordu. Şimdi “Fırat’ın Doğusu” diye mesele kalmadı, Türkiye istediğini aldı. Libya’da benzeri yaşandı. “Fransa, Rusya, BAE, Suudi Arabistan, İsrail, Mısır” gibi ülkelerin darbeci Hafter’e desteğine rağmen Türkiye varlığını hukuki ve askeri olarak tescilledi.

Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin haklarını gaspa kalkışan Yunanistan hukuka aykırı davranıyor. Batı’nın “hukuk” diye derdi yok; ama bu sefer iş farklı! Türkiye hukuku, teknolojiyi ve askeri gücü sağlam şekilde koordine ediyor! Topyekûn mücadele stratejisi ve “Yeni Eksen Türkiye” şiarıyla bu sahada da Türkiye istediğini alacaktır.

“AÇIK VAR”

Türkiye’nin nasıl bir kanun açığı var ki teröre ve teröriste alenen destek verenler bazen çok rahat hareket ediyor? İstanbul Barosu’nun yaptıkları ortada! İstanbul Sözleşmesi’nde Başkan Erdoğan son noktayı koyarak; “Sözleşme nas değildir, değişebilir” dedi ve gerekenin yapılması için talimatı verdi. Süresiz nafaka, İstanbul Sözleşmesi gibi işlerde niye birileri ön hazırlıkları hızlıca yapmıyor? Hâlâ çözemedim, nasıl bir açık var?

“PKK’LILAR BAROYU NEDEN KURMADI?”

Çoklu baro tartışmalarında muhalifler; “Barolar çoğalırsa PKK ve FETÖ baro kurar” diyordu. Yasa geçti, İstanbul ve Ankara’da “2. Baro” çalışmaları başladı. Haydi buyurun, PKK’lılar baro kursun! Milleti bununla korkutuyordunuz ya! “Ankara’ya yürüyüş” şovları yapıyordunuz ya! Neden sustunuz? Korku imparatorluğunuz çöktü, şimdi başka planların sessizliği içindesiniz ama sizi gayet iyi tanıyoruz.

“ANKARA’DA NELER OLUYOR?”

Ak Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan ve CHP’li Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın 26 Ağustos gecesi 00:17’ye kadar Netvizyon isimli bir şirkette görüştükleri iddia edilmiş ve taraflar bu iddiaya karşı suskun kalmayı tercih etmişti. Görüşmede ABB Ak Parti eski belediye meclis başkanı Mümin Altunışık ve bir kişinin daha olduğu iddia edilmişti. Görüşmenin de Ak Parti genel merkezinden “habersiz” yapıldığı söylenmişti.

Mümin Altunışık geçtiğimiz mart ayında belediye meclis başkanlığından istifa etti. Sözcü gazetesi haber yaparak; “Mümin Altunışık’ın istifa sebebi Ak Parti Genel Merkezi’nin belediyeye müdahale ederek kararları bozdurduğu ve Mansur Yavaş başkanlığındaki belediyeyi çalıştırmamak üzerine kararlar aldırdığı” şeklinde duyurmuştu. Bu bir Ak Partili meclis üyesinden yine Ak Parti Genel Merkezi’ne karşı çok vahim bir iddiaydı. Mümin Bey haberi tekzip etmeyerek suskun kalmıştı.
Yanlış anlamayın, siyasetin alanına müdahale etmek, il başkanlıkları ve yönetimler üzerinde oyun oynamak gibi niyetimiz yok! Bugüne kadar hiç böyle bir işe girişmedim, girişmem!

Ancak bu işler tabanda büyük rahatsızlığa sebep oluyor, biz de hâliyle bu durumu dile getirmek durumunda kalıyoruz. Mümin Bey’le görüşmüşlüğüm dahi yoktur. Hakan Bey’le hayatımda yalnız bir defa karşılaştım ve sadece tokalaştım. Birkaç kere de telefonda görüşmüşlüğümüz var. Ankara’da Mansur Yavaş Ak Partili üyeleri susturur, eleştirilerin odağıdır, kendini eleştiren gazetecilere bile davalar açar!

Herkes dilediği kişiyle elbette görüşebilir, bu yasaldır; ancak işin etik boyutları kamuoyunda tepkilere sebep oluyor. Bence şeffaf bir açıklama yapmaları gerekir. Dilerlerse sütunlarımızda açıklamalarına yer veririz.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hacı YAKIŞIKLI