“İktidardaki zorba” ifadesi okyanus ötesi kindir

Okuduğunuz Yazı
“İktidardaki zorba” ifadesi okyanus ötesi kindir

İçerik

İstanbul Sözleşmesi kaldırıldığı için birileri acayip çirkinleşecek ve “algı yönetimi” mekanizması her zamankinden fazla açılacak. Zira açılışı Kılıçdaroğlu yaptı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan için “İktidardaki zorba” dedi. Bu çirkin dil bir işarettir!

“Sırtımızı PKK’ya yasladık” diyenlerle beraber fidan dikme etkinliği yaparak onları “tozpembe çevreci” gibi gösterenler, “Yere izmarit bile atmıyorlar” diyenler zorbadır! 

Ve şimdi alçağın biri içki içip sarhoş olacak ve kadına zulmedecek! Bakın sözleşme kalktığı için oldu diyecekler. Gericiliğin ağababası Birgün gazetesi, “Hasan isimli erkek şiddet uyguladı” diye haber veriyor. Hasan’ın “erkek” olduğunu vurgulayarak algı yönetiminin dibine vuruyor.

Hepimize düşen görevler var. “Kadına şiddetten” tutun “canlı tüm varlıklara şiddetin” önüne geçecek her türlü eylemi ivedilikle gerçekleştirmeliyiz. Bir insan bile şiddet sebebiyle ölmesin diye çabalamalıyız.

Bu sözleşme “tek başına” kadını koruma amacı gütmüyordu. Sözleşmedeki “toplumsal cinsiyet eşitliği ve cinsel yönelimler” maddeleri sebebiyle lezbiyen, gay, biseksüel ve transeksüeller (LGBT) sanki “normalmiş” gibi dayatılıyor ve hatta resmi müfredata ders konusu olarak girmesi isteniyordu.

SORUYORUM: “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” diyerek bunu savunanlar; sözleşmenin hangi maddeleri kadını koruyordu ve nasıl koruyordu? Bunu niye hiç açıklamıyorsunuz? Yoksa sizin de amacınız LGBT’ye alan açmak mı?

Hukukumuza, milli geleneklerimize, merhamet medeniyetimize, annelerin ayağına cenneti seren İslam ahlakına uygun şekilde kadınlarımıza, kızlarımıza, erkeklerimize hülasa tüm topluma hep beraber sahip çıkmaya devam edeceğiz. 

“NUMAN KURTULMUŞ NOKTAYI KOYMUŞTU”

Ak Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş en kritik noktalarda net konuşabilen ender siyasetçilerden biridir. Meseleyi milletin iradesine uygun ve çok yönlü teşhis ettiği gibi çözümü de ortaya koyar.

İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili birileri sessiz kalmayı tercih ederken Numan Kurtulmuş bundan 9 ay evvel; “İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanması yanlıştı. Bu metnin içinde bizimle asla uyuşmayan iki husus var. Bunlar toplumsal cinsiyet meselesi ve cinsel yönelim tercihidir. Ailenin zedelenmesi tek başına İstanbul Sözleşmesi’nden kaynaklanmıyor ama sözleşme olmazsa kadına şiddet artar tezi de yanlıştır. Türk hukuk sisteminin içinde kadın erkek fırsat eşitliği vardır, geleneklerimizin ve örfümüzün en temel meselelerinden biridir” diyerek mevzuyu çok net özetlemişti.

“TEŞEKKÜRLER BAŞKAN ERDOĞAN”

Çarpışa çarpışa yükselttiği milletin onurunu bir kez daha ayağa kaldırdı.

200 yıllık oyunları tek tek bozan kişidir Recep Tayyip Erdoğan! 

Siz yapılanları görmüyor musunuz? Siz Kılıçdaroğlu’nun “İktidardaki zorba” diyerek kustuğu okyanus ötesi kini görmüyor musunuz?

“EN ÇOK AKİT DİLE GETİRDİ”

Mensubu olmaktan onur duyduğum Akit ailesinin ve Saygıdeğer Akit Yayın Kurulu’nun yaptığı ısrarlı haberlerin sözleşmeye karşı kamuoyu oluşturup milletin zihnini uyandırması açısından çok önemli olduğu görüldü. Birileri, “Yahu sürekli bunu işlemeyin” derken Yeni Akit gazetesi geri adım atmamış, tezgâhlanan fitneyi görüp mağdurların sesi olmuştur. Türkiye’nin gündemini iyi okuyabilen, attığı manşetlerle sadece ülkede değil bölgede ve dünyada ses getiren Akit Gazetesi’ni takip edenler Türkiye gerçeklerini en iyi kaynaktan öğrenmiş oluyorlar. Okumaya devam..!

“OSMAN ÖCALAN TRT’YE ÇIKTI YA”

Osman Öcalan için hâlâ “TRT’ye çıktı” diyerek onun “PKK Kürtlerin temsilcisi olamaz” sözünü görmeyenler bilerek veya bilmeyerek HDP’ye alan açıyor. Bir vakitler “farkına varmadan Siyonizme hizmet edenler” olduğu gibi şimdi de farkına varmadan “PKK’ya hizmet edenler” var! Lütfen bu “hizmetlilere” karşı dikkatli olun!

“HDP KAPANACAK MI?”

Süreç olması gerektiği gibi işliyor. “Kapatma Davası” için başvuruyu bir partinin değil, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yapması doğru oldu.

Burada bir siyasi partiye “zorbalık” mı var? Hayır, burada mesele HDP veya ona oy verenler değil PKK’dır. Esnafı direğe bağlayıp katledenler, kızlarımızı dağa kaçırıp zulmedenler masum mu? Bunlara karşı HDP; “PKK asla Kürtlerin temsilcisi değildir” deseydi eminim bu dava açılmazdı!

Kulislerde mevzu çok, ancak en önemlisini dile getirelim. Eski kararlar emsal alınırsa HDP kapatılır. Ancak AYM hukuki olarak milletvekillerine “siyasi partiye üye olma yasağı” getirerek bu kişilerin tekrar bir parti altında birleşmesini önleyebilir. Böylece hem vekillikler düşmez, hem de mecliste terörü destekleyen bir parti grubu kalmaz.

AYM’nin HDP’yi “tamamen cezasız” bırakacağı düşünülmüyor. Böyle bir durum konuşulmuyor bile ama olur da “Davayı kabule gerek yok” gibi düşük ihtimal de olsa bir karar çıkarsa bu kez teröre yeni mevzi kazandırılmasından endişe edenler de var.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hacı YAKIŞIKLI