Afrika’dan notlar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cezayir, Moritanya, Senegal ve Mali’den oluşan Afrika programı cumartesi günü sabaha karşı İstanbul dönüşüyle nihayete erdi.
* 4 ülkenin ortak özellikleri 1) Müslüman olmaları, 2) Türkiye sevgisi, 3) Recep Tayyip Erdoğan’ı tanımaları, 4) Kudüs konusunda hassas olmaları ve 5) Fransa’nın maalesef “sömürgesi” altında bulunmaları!
* Fransa bu topraklara girmeden önce Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye girseydi şimdi Afrika’nın tarihi ve talihi çok farklı yazılırdı. “Hiçbir şey için geç değil” notunu da düşelim.
* “İnsan hakları” diyen Fransa Devleti insan onurunu çiğneyen bir haysiyetsizlikle buraları sömürmeye devam ediyor.
* Birinci durak CEZAYİR! Fransa etkisi azalmış gibi! Okullarda Fransızca eğitim büyük oranda kaldırılmış, şimdi Arapça olarak devam ediyorlar.
* AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, TİKA Başkanı Serdar Çam, Maarif Vakfı Başkanı Bilal Akgün, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Şeref Ateş ile görüşmelerimiz oldu. Bu kurumlar çok önemli, iyi takip edip destek olmakta her açıdan fayda var.
* Bu ülkelerde dolar ve euro ile alışveriş yapılmıyor. Oteller döviz bozuyor. Bakın Fransa buralarda “Euro”ya müsaade etmemiş.
* Fransa sömürü düzenini “bankacılık ve finans sistemi” üzerinden sürdürüyor. Çin Devleti de Afrika pazarına girmiş durumda!
* Cumhurbaşkanımızın dediği gibi onlar “sömürgeyle” geldi, biz “muhabbetle” geldik.
* Bu muhabbet vesilesiyle Türkiye; Fransa ile Çin’in arasında bir yere konuşlandı. Yani Afrika’da biz de varız.
* İkinci durak MORİTANYA! Dünyanın en önemli “altın” rezervlerinden birine sahip ama ülkede hiç altın yok! Sömürgeci alçakların yaptıkları rezilliğe, pisliğe bak!
* Moritanya büyükçe bir köy gibi, elektrik şebekesi yok ama insani durum “aşırı” vahim değil! Resimlerde gördüğünüz sefalet “her tarafta” yok; fakat olduğu yerler de var! Allah’ın onlara bahşettiği nimetlerden mahrum bırakıldıkları da bir gerçek!
* Moritanya’da insanlar “Hafız’ul Kurra” olarak yetişiyor. Ülkede çok hafız var. Buraları ihmal ettiğimiz için bunları yeni kavrayabiliyoruz. Zaten ne vakit uyanacak olsak “darbelerle” bizi susturmaya kalktılar. Bizdeki darbelerin tek sebebi iç mevzular değil, anlatabiliyor muyum?
* Türk Hava Yolları’nı tebrik ediyorum. Senegal ve Moritanya’da her gün, Mali’de haftada 5 gün THY seferi var. Bu muhteşem bir şey! Kendisini çağdaş ve gelişmiş zanneden zevatın çoktan unuttuğu bu topraklara her gün uçak seferi yapmak! “Sefer bizden zafer Allah’tan” sözünün vücut bulmuş hali budur!
* Afrika’da 12 elçiliğimiz vardı, şimdi 42 elçilik var! Anlatmaya gerek yok, görüyorsunuz.
* Üçüncü durak SENEGAL! Fransa etkisinin en belirgin olduğu yer burasıydı. “Selamünaleyküm” denince “Ve aleykümselam” diyen insanların bulunduğu her yer bizimdir ve her türlü etkiden adım adım arındırılmalı, kendileri gibi olmalarının yolu açılmalıdır.
* Senegal’de herkes değil ama birçok insan fotoğrafının çekilmesinden rahatsız oluyor. Kendilerini “kobay” gibi hissediyor olmalılar! Bu “tepki” benim hoşuma gitti, uyanışın ayak sesleri!
* Dördüncü durak MALİ! Cumhurbaşkanı düzeyinde ilk ziyaret.
* Mali, terörle mücadele hususunda yardım edilmesi gereken bir ülke ve insanları genelde naifler! Sokağın bir kenarında namaz kılan insanları görmek güzel, lakin temizlik hususunda onlara imkân sağlanması gerekiyor. Bunun da önünün açılacağını umuyorum.
* “Türkiye ümmetin kalesidir” sözü buralarda daha iyi anlaşılıyor. Ayağa kalkan Türkiye, Müslümanın olduğu her yerde “diriliş” çığırı açacaktır. Afrika bir gün ayağa kalkacak ve Allah’ın izniyle onu kolundan tutup kaldıran Türkiye olacak.
“AHMET KESER OLAYI”
Bu konuda Ali İhsan Karahasanoğluağabeyin yazılarını iyi okuyun ve onu okumadan da işkembeden sallamayın! “Mal bulmuş mağribi gibi” Akit’e yüklenmeye çalışanlar ve bunu fırsat bilip “spontane bir olayı” tüm Müslümanlara mal etmek için debelenenler var. Arkadaşımızın verdiği örnekleme yanlış olabilir, ama bu yanlışlık “lince” dönüştüğü an siz ister istemez birilerinin “algı yönetimine” alet olursunuz ve farkında bile olamazsınız! Ahmet Keser bir hata ettiyse siz onlarca hata ediyorsunuz! Sunucuyu “linç” etmek suretiyle Akit’e ve İslami camiaya olan “kinlerini” dökmeye çalışanlar sadece “kendi kirlerini” ortaya döküyorlar ve biz de bu durumu çok iyi görüyoruz!
