AK Parti’yi ele geçiremeyince ayrı parti kurmak zorunda kaldılar

Okuduğunuz Yazı
AK Parti’yi ele geçiremeyince ayrı parti kurmak zorunda kaldılar

İçerik

Ahmet Davutoğlu ve ekibi, AK Parti’yi ele geçiremeyince yeni parti kurmak zorunda kaldılar.

Aslında Abdullah Gül ve ekibi gibi Davutoğlu’nun da niyeti AK Parti’de kalarak parti yönetimini kontrol etmekti. Ancak bu iki grubun da hesabı tutmadı; Erdoğan, partisini bunlara teslim etmedi. AK Parti yapısı da Abdullah Gül, Babacan ve Davutoğlu’nu istemedi. Nitekim bu yerinde bir tercih oldu; yoksa yönetimdeki ikili yapı, partinin bölünmesine, parçalanmasına, devlet yönetiminin de zaafa uğramasına yol açacaktı.

AK Parti, kuruluşundan beri aslında bir lider partisi oldu. Erdoğan’ın liderliği, AK Parti’nin yükselişinde ve devlet yönetiminde belirleyici oldu. Bu özelliği sebebiyle AK Parti bugüne kadar bölünmedi ve hiziplerle anılmadı. Hep lider etrafında toplanan, ortak hareket eden disiplinli bir parti görüntüsü verdi.

Ayrılanlar kendileri partiden koptu, partiyi beraberinde götüremediler. AK Parti’yi ele geçiremeyince de haliyle AK Parti’yi batırmaya yöneliyorlar. Abdullah Gül, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun hikayesi özetle böyledir. Gül de, Davutoğlu da gözlerini Erdoğan’ın yerine diktiler. Oysa Erdoğan bu iki isme de kendi başlarına elde edemeyecekleri makam ve mevkileri altın tepside sunan bir lider. Ama Gül de, Davutoğlu da hep daha fazlasını istedi; Erdoğan’ın yerine geçmeye çalıştılar. Düşünün Abdullah Gül, Erdoğan’ın devirmek için muhalefet adayı olarak meydanlara çıkmaya kalktı. Davutoğlu da, kendisini başbakan yapan Erdoğan’ı Külliye’ye hapsederek kenara çekilmeye zorladı, siyasi darbe yapmaya çalıştı. Bunu beceremeyince de ayrı parti kurup muhalefetin Erdoğan’ı devirmesi için destek olmaya yöneldi.

Siyasetin matematiği farklıdır; iki kere iki burada sanıldığı gibi dört etmez. Başka süreçler işler, başka faktörler etkili olur. Siyasette iki kere iki dört etseydi bugün işler çok farklı olurdu. Bugüne kadarki matematik hesapları tutsaydı Erdoğan yüz defa gitmişti. “Davutoğlu AK Parti’den yüzde bilmem kaç oy koparır; Ali Babacan-Gül bilmem kaç oy alır, böylece Erdoğan gider” diye düşünülüyor, belli. Bunlar hayattan, gerçeklerden kopuk hesaplar. Siyasetin kendi matematiği var, önemli olan onu yakalamak. Yanlış hesabın Bağdat’tan döneceği gün yakındır, bunları hep beraber yakın gelecekte göreceğiz. Dava arkadaşını aşağıya çekmeye çalışan, onu devirmeye kalkan kaybedecektir, başkası değil.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Kurtuluş TAYİZ