ANKARA’NIN AJANDASINDA “KAHROLSUN SİYONİZM” YAZAR
Suriye’ye dair “gizli ajanda” mı var algısı üzerinden şekilendirilen bir iç muhalefet atağı var.
Hatta bu tez başta ABD olmak üzere Siyonist odakların özellikle vurgulayıp tedbir almak adına birleşik bir blok oluşturma peşindeler.
Bu algı trenine sözde Arap ülkelerinin de dahil edilmesi planın neyi engellemek adına olduğunu gösterir mahiyette.
Ankara’yı makul sınırlar içine hapsetmek!
İşte “yurtta sulh” illüzyonun da yüzyıllık bloke edip, öngördüğü aldatmaca budur.
Bu tezin CHP üzerinden belirli figüranlarla seslendirilmesi ise iç kamuoyu baskısının artırılmasına yöneliktir.
Emperyalizmin temel kaygısı nedir biliyor musunuz?
PKK’nın ya da Marksist Leninist Kürt oluşumlarının ordumuz tarafından “yok” edilmesi değilmiş.
Asıl kaygıları sözüm ona güney sınırlarımız boyunca ÖSO’yu kurumsallaştırıp, Ankara ya yakın bir devlet kurulmasıymış!
Ankara’nın Suriye ajandasında böyle bir plan varmış.
Velev ki böyle bu plan var.
Bundan niçin bu kadar rahatsızlık duyuyorlar?
Sınır hattımızın bir bölümüne özerk bir Türkmen devletinin kurulması tezi de olsa kimi ve kimleri rahatsız eder?
Çünkü enerji koridorundaki hakimiyetleri sona erecek ve Anadoluyu kuşatma projeleri fiyasko ile sonuçlanacaktır.
Siz sanıyor musunuz ki bu harekat salt PKK, DAEŞ üzerine şekillenen bir harekat!
Bu harekat BOB projesi başta olmak üzere Sykes-Picot gibi bütün projeleri tarihin çöplüğüne attığı gibi, 1516 ruhu ve kararlılığının yeniden tatbikidir.
Özetle Suriye harekatımızı itibarsız kılmak adına içeriden yapılan bütün girişimler iç mukavemeti kırmak adınadır.
Gözlemlerim harekatımız devam ederken Ankara’nın, ‘DAEŞ ve diğer sözde İslamcı örgütlerine yardımcı olup, PKK’dan boşaltılan yerleri onları ikame edecekler’ algısı için düğmeye basıldı.
Tedbirli ve dikkatli olmakta fayda var.
Geçmiş dönemin eskimeyen bir manifestosu var; ORDUMUZ ORADAN, BİZ BURADAN BÜTÜN ZİNCİRLERİ KIRACAĞIZ!
