BM Yeşil Hat’ta Rumlarla sirtaki yaparken..

Okuduğunuz Yazı
BM Yeşil Hat’ta Rumlarla sirtaki yaparken..

İçerik

Kıbrıs Gazetesi yazarı Aytuğ Türkkan, Pile-Yiğitler yolunun, Türklere ait tarlalardan geçen yeni güzergahı ile ilgili makalesinde, BM Barış Gücünün yanlı tutumunu şöyle özetliyor:

“Birleşmiş Milletler cengâver gibi karşımıza çıktı… Oysa yıllardır aynı hattın Güney kısmında kalan ara bölgeye Rum neler yapmadı neler?.. Yolu geçtim, üniversite kampüsünden, açık alan sinemasına varıncaya değin ara bölgede Rum deyim yerindeyse sirtaki oynamış!”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da–bu kadar renkli tasvir etmemekle birlikte–Kıbrıs’taki BM (sözde) barış gücü içinde birtakım oyunlar döndüğünü ifade ederken, “BM’nin adadaki sivil ve askeri varlığının kendi içinde bir koordinasyonsuzluk içinde olduğunu uzaktan gözlemlemekteyiz,” dedi.

18 Ağustos’ta, Kıbrıs’ın “Yeşil Hat” denen, güneydeki Rum yönetimi ile kuzeydeki Türk Cumhuriyeti’ni birbirinden ayıran kimi yerde birkaç metrelik bir çizgi halinde, kimi yerde 7 kilometreye kadar geniş bir alan halini alan bölgede BM gözcüleri ile Türk karayolu görevlileri ve Türk polisi arasında, Fidan’ın tanımlamasıyla “tatsız olaylar” oldu. Tatsız olayların bir yerinde Pile köyüne yeni ve geniş bir yol yapmaya çalışan iş makinaları, BM araçlarını kepçelerine takarak, sürükledi. Bu araçlarda bulunan bazı BM görevlileri ve BM’nin istihdam ettiği siviller yaralandılar.

Adı üstünde, “üzücü” olaylar bunlar. Tekrar etmemesini dileriz. Ancak, yanlış anlamaya müsait olmakla birlikte, diyeceğim ki, Kıbrıs sorununun kendisini böyle, nispeten az sıkıntılı şekilde hatırlatması çok yerinde oldu. Gençlerimiz, bırakın Yeşil Hattın çizildiği 1963 olaylarını, Kıbrıs’ın TSK eliyle fiilen ikiye bölünerek Türk azınlığın bir soykırımına kurban edilmekten kurtarıldığı “Barış Harekâtı” ve öncesini, kuzeydeki Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1983 gelişmelerini hatırlamazlar. Siyasetçilerin, belirli yıldönümlerinde verdikleri demeçlerde geçen “Kıbrıs Sorunu” ifadesi veya benim yukarıda atıfta bulunduğum, 1963 Olayları, Barış Harekatı ifadeleri bile bu satırları okuyanların önemli bir bölümü tarafından olması gereken tarihsel çerçeve içinde anlaşılmıyor olabilir. Tarih, herkesin zevkle izlediği bir alan değil, ne yazık ki!

8 BM görevlisinin yaralanması ve birkaç aracın iş makinasıyla kenara iteklenmesi gibi bir gelişme ile Kıbrıs’ın haberlerde ön sıraya çıkması, kitle yayın araçlarına ve sosyal medyaya, Kıbrıs sorununun insani boyutlarını, bunların gerisinde yatan emperyalist komploları anlatma imkanı verebilir. Şu “Yeşil Hat” denen şeyin bile, İngiltere’nin 1963’te Kıbrıs’ta bulunan güçlerinin komutanı General Peter Young tarafından, Türkler ve Rumları birbirinden ayıracak ateşkes hattının harita üzerinde yeşil kalemle çizilmesi sebebiyle bu adı aldığını bilirsek, o tarihten beri ortada iki toplumlu bir ada mevcut olduğu halde, BM’nin, ABD’nin ve AB’nin Türkleri yok sayan bir Tek Kıbrıs formülünde neden ısrar ettikleri sorusuna kafa yormamız daha kolay olabilir. BM’nin Yeşil Hat’taki Pile köyünden güneye bırakın yol yapmayı, adeta Rumlarla sirtaki yaparken, neden Pile’deki 400 Türkün kuzeye daha kolay gidip gelmesini engellemek istediği, tarih bilmeden anlaşılamaz.

 

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
100%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hakkı ÖCAL