Büyük başarılar küçük kayıplar
AK Parti’nin 15. seçimi gerçekleşti.
20-24 senedir belediyelerde, 17 yıldır hükümette iktidar pozisyonundaki bir partiyi konuşuyoruz.
Seçim sonuçlarını irdelerken başarı kriterlerimiz; ittifakların oy oranları, partilerin almış olduğu belediye sayısı ve yüzdeler üzerinden olacak.
Sonuçlara baktığımız zaman Cumhur İttifakı ve AK Parti açık ara önde ve başarılı görünüyor.
Her şeyden öte seçim propaganda sürecinde gördüğümüz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çalışkanlığı, halkına olan muhabbeti ve samimiyetinin kazandığı aşikar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 48 günde 102 miting, 8 açılış, 8 TV programı gerçekleştirdi ve ortaya ciddi bir emek koydu.
Millet ise bu duruş karşısında yine “Rabia” dedi.
Şimdi hedef 2023 ve 2023’e kadar istikrar.
Alınan sonuçlarla birlikte toplum ve siyaset, gelişmeye odaklanacak. Bu açıdan önümüzdeki dönemde ekonomik olarak refahın artması yönünde bir beklentiye girebiliriz.
BÜYÜK RESİMDE SEÇİM SONUÇLARI NE SÖYLÜYOR?
Alınan sonuç:
1- Türkiyenin terörle mücadelesinde,
2- Suriye politikasında,
3- Yerli savunma sanayii hamlelerinde,
4- Kültür ve çevre konularında yapılan yatırımlara devam edilmesi yönünde bir anlamı içeriyor.
SEÇİM TERAZİSİNDE ARTI VE EKSİLER
1- Cumhur İttifakı’nın “beka” mesajı halk tarafından alındı.
Şırnak-Bitlis-Ağrı, Bingöl, Adıyaman, Muş, Şanlıurfa, Çukurca, Derecik, Şemdinli’de halk HDP’yi sandığa gömerken hizmet siyasetine, AK Parti’ye belediyesinin anahtarını teslim etti.
Kürt kardeşlerimiz bu bölgelerde ellerinde Türk bayraklarıyla kutlama yaptılar. Vatandaşlarımız Siyonistlerin ve onların maşası PKK’nın ellerine tutuşturmaya çalıştığı bez parçasını reddettiler.
Doğu; “Teröre hayır, normalleşme ve hizmete evet” dedi.
Kayyımın sokak sokak insan ayrımı yapmadan uyguladığı hizmet siyaseti, vatandaştan onay aldı. Devlete güven bir doz daha arttı. PKK’nın oluşturduğu korku ve sindirme psikoloji çöktü.
Kürt kardeşlerimiz, “Kürtler kimlik siyaseti yapar, hizmete oy vermez” iftirasını çöpe attı.
Kürt kardeşlerimiz sözde özyönetimi reddettikten sonra bir kere daha devletinin yanında olduğunu ispatladı.
Erdoğan’ın Doğu siyasetinde ortaya koyduğu samimi yaklaşım bir kere daha halk tarafından karşılık buldu, gönül köprüleri kuruldu.
2- AK Parti’nin bu seçimdeki eksisi Ankara’yı kaybetmesi oldu. İstanbul için süreç hâlâ net değil. Net olmamakla birlikte Binali Yıldırım gibi bir markanın başa baş bir sonuç olması düşündürücü. Bu açıdan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara ve İstanbul’un muhasebesini yapacaktır.
3- CHP için seçim tablosu oldukça sofistike ve asıl süreç bundan sonra başlıyor. Şu başlıklar CHP’yi takip ve analiz için biz gazetecilere çok fazla fırsat tanıyacaktır.
*Sonuçlara baktığımızda; halk HDP’ye mesafe koydu ve fakat CHP, HDP kadrolarını büyükşehirlere taşıyacak.
Hesaplaşma başlayacak.
HDP’liler “bizim oylarımızla geldiniz, akıllı olun, ayağınızı denk alın” demeye başladılar bile.
Merak edilen; HDP kadrolarına belediyelerde hangi pozisyonlar verilecek?
HDP, belediyenin olanaklarını nereye aktaracak?
Belediyelerde güvenlik konusunda zafiyet oluşacak mı?
FETÖ ile iltisaklı kişiler belediyelere taşınacak mı?
* CHP’nin aldığı belediyelerde tasfiye beklentisi var, çalışanlar kaygı içinde. Bakalım seçim propaganda sürecindeki Kılıçdaroğlu’nun “kuşatıcı ve yumuşak” söylemi nasıl tezahür edecek?
CHP’nin geleneğinde olan uygulamalar yine karşımıza çıkacak mı? Önümüzdeki süreci dikkatle izlemelidir. Gazetecilerin bu süreçleri izlemesi ve ifşa etmesi gerekir.
*Bir temenni; CHP Belediyeciliği 25 senedir üstü üste konan hizmetleri dilerim ki alt-üst etmez.
*Bir öngörü; İmamoğlu’nun CHP’deki pozisyonu güçlenecek.
İmamoğlu, CHP içinde artık bir marka. Bundan sonra genel başkanlığa oynaması yüksek ihtimal. İmamoğlu ismini uzun zamandır bu koltuğa hazırlayanların olduğunu düşünüyorum. 15 Temmuz gecesi Belçika’dan attığı tweet’itin bir anlamı var. Sonra İstanbul’a aday olarak seçilmesi ve bugünlere taşınması, siyaset dizaynı yapanların planının çok iyi işlediğini gösteriyor. Kılıçdaroğlu ile CHP’nin kadrolarını mezhep siyasetine teslim edenler, İmamoğlu ile birlikte CHP’yi dolaylı değil direkt olarak “dışarı”ya bağlamak isteyeceklerdir.
SEÇİMİN KAYBEDENİ
Seçimin en bariz iki kaybedeni var.
1- Doğu’da kaybeden terör sevicileri, teröre siyasi payandalık yapanlar.
2- Irkçılar. İstanbul’un Fatih ilçesinde ve Gaziantep’in Şehitkamil ilçesinde Suriyeli mültecileri parmakla göstererek rencide eden ve ırkçı söylemleriyle halkı provoke eden İyi Parti bu seçimde kaybetmiştir.
