Maltepe Meydanında Truva Atı Bırakıldı!
Gerek sosyal medyayı ve gerekse medyanın diğer bileşenlerinde gördüğüm bir “ti”ye alma ve sıradan görme durumuna şahit oldum.
Bunu söyleme gereği hissettim.
Evet Kemal Kılıçdaroğlu 450 km yürüyerek paçayı kurtarmak adına olduğu aşikar argüman itibariyle, “adalet” etiketine dönüşen eylemliliğini icra etti ve “tiyatro” son buldu.
Bunun sıradan bir olay gibi geçiştirilmesi tehlikenin büyüklüğüyle alay etme girişimi olarakta görebilirim. Asıl sorun burada..
Bir çoğumuz Kemal Kılıçdaroğlu’nu “ti”ye aldık.
Aynen doğru. Alınması gereken yanları o kadar fazla ki, sahiplendiği misyonun deşifresini yapmış oldu bir yerde. Ne kadar terör örgütü mensubu varsa hepsine birden “adalet” diyecek kadar kendini aşikar etti.
Kimin ve kimlerin adına konuştuğunu-konuşturulduğunu da belli etti.
Özellikle şu cümleleri, “Kolektif suç gibi insan haklarına aykırı uygulamalardan vazgeçilmelidir. Bugün, OHAL uygulamalarıyla mağdurların yargıya erişim ve sosyal güvenlik hakları ellerinden alınmıştır. OHAL mağdurları adeta “sivil ölüme” terkedilmiştir. Mağdurların yargıya erişim ve sosyal güvenlik haklarını kısıtlayan tüm uygulamalara hukuk devletinin gereği olarak son verilmelidir. 20 Temmuz sivil darbesinden sonra, 15 Temmuz darbe girişimiyle veya onun arkasındaki örgütle hiçbir ilişkisi bulunmayan, ama sırf Hükümete muhalif görüldüğü için bütün haklarından yoksun kılınan akademisyenler ve diğer kamu görevlileri görevlerine iade edilmelidir.” ifadeleri Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüklendiği misyonu ve hedeflerinin ne olduğunu bilmemize yeterli olur.
Yani şu. Suçu sabitlenmiş oldu!
Maltepeye toplanan katılımcıların sayıları ve yer işgalleri üzerinden olayı değerlendirmek çok sığ kalır. Seçmen nezdindeki hükümleri ne ki meydanlara katılımları o noktada olsun.
Kılıçdaroğlu’nun bu girişimini hafife almak gibi bir lüksümüz yok..
Düşünün ki, TRUVA AT’ı şehrin içine sokulurken herkes bu at ile alay ediyorlardı. Bula bula bu küçük hacimli görseli mi hediye etmişler? Bunun her tarafı at olsa ne olur türünden!..
Sonra ne oldu biliyor musunuz?
O ihanet görselinin içinden koskoca bir kaos çıkarıldı. Ülke istila edildi. Bozgunculuk yağma, iç savaş hepsi o “AT” üzerinden tezgah edildi.
CHP’nin gerçek misyonunu TRUVA atından farklı bir misyonla okumak yanlış olur..
Maltepe Truvasına bu noktadan da bakarak, talep edilen söylemlerin gerçekte kimin istekleri olduğunu anlamanın tahlilini yapmalıyız.
Dikkat edin TRUVA ATI meydana getirildi!
Herkes sıradan bir görselle karşılaşmanın sevimsizliğiyle karşılaştı. Bunun için mi yürüdün KEMAL denildi. Birileri de bu bir başlangıç dedi!
Maltepe Meydanında Truva atı bırakıldı! Herkes evine çekildi. Meydan bomboş!
Ne geçti ellerine?
Boş gürültüymüş canım iması!
Tedbiri elden bırakmadan bundan sonraki hamlelere karşı dikkatli olmamızda fayda var.
Sinek küçük ama mide bulandırır bunu unutmayın.
Kemal Kılıçdaroğlu Fareli köyün kavalcısı değil!
15 Temmuz’da meydanları daha bir yoğunlukta ve ülkece birbirimize daha sıkı kenetlenmek zorundayız.
Tedbir bizden takdir Rabbimiz(c.c)den..
NOT: Yurtta sulh konseyi denilen şer odağının istemleriyle Kılıçdaroğlu’nun bildirisini yanyana koyun, sadece küçük nüanslar ve vurgulama farkları vardır.
Aynı anda dağların MARAL’ının yurtta sulh’un ikinci yapılanmasını çağrıştırır formata gitmesi sizce tesadüf mü?
Binnur Günay
