RAHAT UYU ŞEHİDİM…!

Okuduğunuz Yazı
RAHAT UYU ŞEHİDİM…!

İçerik

        15 Temmuz 2016…

        O karanlık,uzun ve meş’um gecenin yıldönümüne yaklaştığımız günlerde Türkiye’nin dört bir yanından yükselen Kur’an-ı Azimüşşanlar, mevlid-i şerifler ve şanlı bayrağımız için gözünü kırpmadan göğsünü siper eden kahramanlık abidesi şehitlerimizin kabirlerini ziyaretlerle başlayan anma törenleri o hain geceyi ilikerine kadar yaşamış ve hissetmiş olan milletimizde,gururla karışık hüzünlerin yaşanmasına neden oluyor.

 

        Ümmetin umudu dediği,Yeni Türkiye’nin haklı mimarı olarak gördüğü Başkomutanı’nın ‘İnin meydanlara’ davetiyle; 1876 yılından beri gerçekleşen darbelerde sessiz kalmış bir milletin ‘öz yurdunda garip, öz yurdunda parya’ olmamak için çoluk,çocuk,genç,ihtiyar sela sesleri eşliğinde,ardına bakmadan,gözünü kırpmadan,sevdiklerini geride bırakabileceğini düşünmeden davete icabet ederek meydanlara,bir devlet için stratejik önem taşıyan yerleri teslim etmemek adına gücü ve zamanı nereye yeterse koşarak çapıştığı, her bir şehitimizin ve gazimizin ayrı ayrı kahramanlık destanlarının yazılabileceği kadar büyük bir diriliş mücadelesinin yaşandığı o günden bugüne tam koca bir yıl geçti. Ama….Ne bir yıl…Artçı sarsıntılarının hala devam ettiği depremlerle dolu bir yıl…Kısaca geçirdiğimiz her bir gün,saat ve hatta dakikaların bile yeni gündemlere gebe olduğu bir yılı geride bıraktık.

 

        Bu milletin var olma, bir olma, birlik olma,hep birlikte Türkiye olma çabaları, geçmişinden bu güne değişmeyen kaderi icabı her yükseliş, her diriliş döneminde olduğu gibi bitmedi ve dahi bu yükselişe dayanamayan, katlanamayan, hesapları bozulanlar tarafından da bitirilmemeye çalışılacak gibi görünüyor;yaşanan süreçler ise bunun en önemli kanıtı; lakin üzerine 100 küsur yıldır atılmış bulunan ölü toprağından, yeniden uyanışın mahmurluğundan sıyrılmış bir TÜRKİYE var artık.7 düvelle savaşan cennet ülkem; vicdanlı ve imanlı gönüllerdeki aşk ve iştiyakla bütün taarruzların üstesinden gelmeyi başarıyor Allah’ın inayetiyle…Zaten sığınacak başka bir limanımız var mı ki…Milletçe gücümüzü yüce yaradandan alıyoruz.İçimizdeki İrlandalılar’a rağmen bize bizden başka dost olmadığını da biliyoruz.Aksini düşünenlerin de iş işten geçmeden tarihten ders alacakları günleri bekliyoruz sabırla. Bizler iman ettik.Umudumuzu kaybetmiyoruz;zira yaradan ‘Kün fe Yekün’ der ve olanlar oluverir.

 

        Milletçe talimliyiz artık…

        Tecrübe ile yoğrulmuş, inançlı ve gayretli bir milletten daha güçlü ne olabilir ki…15 Temmuz işte bu iman ve inancın gayretinden doğan bir diriliştir.Her sahada bunca fitne ve oyuna rağmen cesurca ve başarıyla mücadele eden bir devletin gücünün kaynağı da bu moral ve destek olsa gerek.

 

        15 Temmuz darbe ve işgal girişimi; Cumhuriyet tarihimizde 1960’dan beri neredeyse her on yılda bir milletin iradesine ket vuran darbelere hiç benzemiyor.

        15 Temmuz, yüz yıl sonra dahi unutulmayacak kadar bambaşka, mucizevi bir direniş ve dirilişin destanı….Dünyayı şaşırtan, Emperyalist Batı’nın ve Türkiye’yi işgale yeltenenlerin dumura uğradığı, yeniden planlar yapmaya mecbur kaldığı bir  istiklal savaşı…

 

        Acı,keder ve kanla yakalayabildiğimiz birlik ve beraberlik ruhunu hiçbir zaman kaybetmemek, FETÖ gibi tehlikeli örgütlerin tuzaklarına düşmemek için hepimizin nasibine de düşenler var elbet…

 

        Her şeyden önce UNUTMAYACAĞIZ…!

        Babamız dahi olsa bu tehlikeli, sinsi ve hain terör örgütünün 1 dolara satılmış ruhlarıyla devletimize, milletimize neler yaşattığını AKLIMIZDAN BİR LAHZA DAHİ ÇIKARMAYACAĞIZ…!

         Tehlikenin bu topraklarda her zaman yeniden doğabileceği düşüncesiyle daima UYANIK OLACAĞIZ…!

         Manipülasyonlara, oyunlara, dalaverelere, suni kışkırtmalara karşı TEMKİNLİ olacağız.

         Kim ki…Bu cennet vatana yan gözle dahi baktıysa…ACIMAYACAĞIZ…!

         O geceyi…249 şehidimizi…Onların geride bıraktıklarını…Gazilerimizi…Asla UNUTTURMAYACAĞIZ…!

         Bu keferelerle, içerideki ve dışarıdaki uzantılarıyla mücadele edebilmenin,devletimizin yanında sağlam bir şekilde durabilmenin, birlikte TÜRKİYE olabilmenin yolu buradan geçiyor.

        15 temmuz’un şanlı mücadelesini bunca akan kana rağmen gölgelemeye çalışan cenahlarla mücadele edebilmenin yolu da buradan geçiyor.Büyük ihanetin parçalarını biliyoruz artık.Puzzle tamamlanmak üzere. Devletimiz de bu yönde büyük adımlar atıyor, keskin ve kararlı…

        Artık bu millet, ne kontrollü darbe diyenlere, ne felaket tellallığı yapan kalleş ve satılık kalemşörlere,ne de devam eden hukuki süreçleri sulandıranlara itibar etmiyor artık…

        Bizler; 81 ilde 15 Temmuz gecesi semaya yükselen sela sesleri eşliğinde ve liderimizin önderliği ve himayelerinde yürüyüşlerde boy gösteren binlerle değil….Kenetlenmiş milyonlar olarak meydanlarda olacağız….

        O gecenin kaderini değiştiren…Ömer halisdemirlerin…

        Erol Olçokların…

        Mahir Ayabaklar ve bütün 15 Temmuz şehitlerinin…

       Bu topraklara kanları karışan nice şehit ve şühedanın bize emanet ettiği bayrağımıza,ezanımıza,milletimize ve vatanımıza sonuna kadar sahip çıkacağız….

        Korkun bizden…

        Bu ülkede ezan dinmez…bayrak inmez…Bu böyle biline…

        Milli Birlik ve Beraberlik Günü’nün de…Şanlı bayrağımız altında göğsünü küffara siper etmiş, isimli, isimsiz yatan bütün şehitlerimizi rahmet ve minnetle yad ediyoruz.

        Gazilerimize ve bu davamız  için mücadele eden bütün vatanseverlere SELAM OLSUN…

        Rahat uyu şehidim….Emanetin emin ellerde…

 

        Meral Savaş

 

        

 

         

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Meral SAVAŞ