Orgeneral Camii mi olur?

Okuduğunuz Yazı
Orgeneral Camii mi olur?

İçerik

Kayseri’nin Eğribucak ahalisinden İğneci İbrahim’in oğlu Hulusi gün gelir Türkiye ordularının başına kumandan olur, İğneci İbrahim’in oğlu Hulusi gün gelir memleketine cami yaptırır! İşte Yeni Türkiye; elitlerin değil halkın Türkiye’si..!

Orgeneral Hulusi Akar Camii hafta sonunda Başkan Erdoğan ve rical-i devlet tarafından açıldı.

Ben de açılışa yerinde şahit olurken içimdeki duyguların yağan yağmura karıştığını hissettim! Caminin yapıldığı mezarlıkta babam, dedem ve birçok akrabam istirahat ettiğinden dolayı camiye yılda en az birkaç kez uğrayacağım inşallah.

Nereden nereye! Türkiye’de “Orgeneral Camisi” olacağını kim hayal edebilirdi?

Teşekkürler Hulusi Akar! Milletin makûs talihinin kırıldığı ve tarih yazılan bu dönemde bütün mevcudiyetinle toplumun içinde olduğun ve zincirin sağlam bir halkası olduğun için bu millet seni daima hayırla yâd edecektir!

Yıllarca Müslüman topluma “asker düşmanı, ordu düşmanı” yaftası vurdular, oysa toplumun kendisi askerdi! Milleti fişleyen, öteleyen, yok sayan, kanlı darbelerin yardakçısı, fail-i meçhullerin kumandalarından geçilerek gelinen sürecin sonunda ezanlı toprakların gerçeğine kucak açan komutanlara ulaştık ve toplumsal barış asla bozulmadı! Allah bozgunculara fırsat vermesin.

“SAKALLI NE YAZMIŞ?”

Askerliğimi Orgeneral Şener Eruygur ve Fevzi Türkeri’nin komutan olduğu dönemlerde Jandarma Genel Komutanlığı Basın İnceleme Subayı (yedek subay) olarak yaptım. Kızılay Meydanı’nın hemen ilerisinde TBMM’nin yanında, Genelkurmay’ın karşısında bir bina..!

Sabah ezanı okunmadan saat 4 ile 8 arasında basın bültenini hazırlardık. 200 sayfaya yakın bir bülten ve Genel Komutan tabii ki bunun tamamını okumazdı. Bir subay gider, kısa bilgi sunar ve dönerdi. İşte o subay neredeyse her sabah bana seslenir ve Akit Gazetesi’ni isteyerek “Ver bakalım şu sakallı ne yazmış?” derdi.

Basın subayının yazılarını merakla okuduğu ve sakallı dediği kişi Ali İhsan Karahasanoğlu idi. Akit herkesin merakla okuduğu ve hayranlık duyduğu bir gazeteydi. Güya irticanın merkezi gibi gösterilmesine rağmen en laikçi bile “Akit’ten vatana millete zarar gelmez” düşüncesine sahipti.

Akit’ten 3 kişi muhakkak okunurdu: Abdurrahman Dilipak ağabey, Rahmetli Hasan Karakaya ağabey ve yazı işleri müdürümüz Ali İhsan Karahasanoğlu ağabey! Yani bu ağabeylerimiz ottan, çöpten, havadan, sudan bahsetse bile yazıları mutlaka bültene konulurdu. Diğer gazetelerden de böyle “zorunlu okunması ve bültene konması gereken” isimler vardı. Şimdi teknik durum nasıl bilmiyorum? Yani teknoloji gelişti, herhalde bizim dönemimizdeki gibi satır satır gazete okuma şekli kalmamıştır.

“PAPAZ BRUNSON

BERAAT ETTİ SANIYORLAR”

Papaz Brunson vakasında;

1) Toplum şaşırdı ve cezayı az buldu!

2) Birçok kişi Papaz Brunson’un sanki daha yeni tutuklandığını ve direkt ev hapsine gönderildiğini; ardından da hemen serbest bırakıldığını sandı!

3) Oysa bu terör destekçisi Papaz “2 yıldır Türkiye’nin cezaevinde mahkûm” olarak yattı.

4) 160 ülkede askeri üssü bulunan ve zalim bir yönetim sergileyen ABD’nin en önemli ajanı tam 2 yıl Türkiye’de hapis yattı!

5) “Papaz Brunson ne olursa olsun ABD’ye verilmemeli ve mücadele sonuna kadar gitmeliydi” diyenler neticede samimidir ve bizdendir, ezanlı toprakların evladıdır! Ancak bu tespitler; reel politik denilen illet sebebiyle ve düşmanın kalleş oluşu nedeniyle düzeltilmeye muhtaçtır.

6) Türkiye dünyanın hiçbir ülkesinin yapamadığını yapmış, Amerika Başkanı’nın özel olarak ilgilendiği, ABD derin devletinin sonuna kadar mücadele ettiği devasa bir meseleyi 2 sene uzatmış ve artık küresel bir lider olduğunu dünyaya ilan etmiştir.

7) Birçokları farkında değil ama bu ajan Papaz Brunson mevzusu dünyaya Türkiye’nin gücünü göstermiştir.

8) Özetle: Papaz Brunson 2016’dan bu yana 2 senedir Türkiye’de hapis yatmıştır ve 2 senenin sonunda ev hapsine gitmiştir. Papaz Brunson “beraat” etmemiştir! 3 yıl ceza almıştır. Eğer 2 senesini içeride zaten yatmamış olsaydı şimdi Amerika’ya değil bizim cezaevimize gidecekti.

9) Eleştirmek başka, yargılamak başka! Biz hakim, savcı değiliz! Recep Tayyip Erdoğan’ı, Ak Parti’yi, devletin uygulamalarını “sonuna dek” eleştirebiliriz, beğenmeyebiliriz, kızabiliriz; ama yargılayıp hükümlere vardığınız vakit bunun ucu “milletin evlatlarını” değil maalesef başkalarını sevindirir!

10) PKK’yı bitme noktasına getiren, ABD’ye dünyada emsali görülmemiş bir direniş göstermesine rağmen ilm-i siyaseti de elden bırakmayan, dünya siyaset dehası Recep Tayyip Erdoğan’ı bir terör destekçisi papaz üzerinden yargılamaya kalkanlar yanlış safta el bağladıklarını bilsinler!

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Hacı YAKIŞIKLI