Sahte hakikat savaşçıları

Okuduğunuz Yazı
Sahte hakikat savaşçıları

İçerik

İstanbul Sözleşmesi” etrafında koparılan fırtına Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı parmak sallamalara, “sonunuz fena olur”, “iktidardan inersiniz” tehditlerinin savrulmasına kadar vardı.

“Hakikat savaşçısı” rolünde bazı tanınmış simalar, AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı “Milli ve manevi değerlerimizi, aile yapımızı dinamitlemekle” suçluyor.

Ayasofya’yı açan lider mi milli-manevi değerlerimizi, aile yapımızı dinamitliyor?

Küresel muktedirlerin şimşeklerini üzerine çekme pahasına “Dünya 5’ten büyüktür” restini çekerek dünya mazlumlarının umudu haline gelen Erdoğan mı milli manevi yapımızı bozuyor?

Ülkenin bekasını sağlamak için ABD ve Rusya’yı karşısına alarak Güney sınırlarımızdaki “terör devleti” projesine müdahale eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan mı bahsediyorsunuz burada?

Yoksa, Türkiye’yi Doğu Akdeniz’den başlayarak dört bir yandan kuşatma altına alan emperyalist planları zamanında, kimsenin gösteremeyeceği cesareti göstererek çöpe çeviren bir liderden mi?

Milli devleti yıkılmaktan, ülkeyi parçalanmaktan kurtaran, Türkiye’yi bugün küresel aktör düzeyine çıkaran, bölgesel güç haline getiren bir lideri nasıl bir tartışmanın içine çekip yıpratmaya çalıştıklarını görüyor musunuz?

Oysa “hakikat” gerçekten çok farklı. Bu sahte hakikat savaşçıları, aslında küçük doğrularla büyük hakikatleri vurmaya, gözlerden gizlemeye çalışıyorlar sadece.

Bu yöntem, bu akıl yürütme tarzıyla büyük hakikatleri bir anda hiçlik düzeyine indirgiyorlar.

Irak’ta, Suriye’de, Libya’da milli ve manevi yapıların, ailelerin nasıl kırıma uğratıldığını unutmayalım; bu büyük hakikatleri ıskalarsak, Erdoğan’ın Türkiye’yi nasıl bir tehlikenin ortasından çekip çıkardığını da göremeyiz.

Milli manevi değerlerimiz, aile yapımız bugün hala dimdik ayaktaysa, dünyaya meydan okuyacak kadar güçlüyse, bunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinin katkısı tartışılmayacak düzeydedir.

“İstanbul sözleşmesi” adı altında Erdoğan’ı yıpratmaya çalışanların gerçekte yaptığı, söylediklerinin ve iddialarının tam aksi yönündedir.

Söz konusu sözleşmeyle alakalı var olan sorunları çözecek iradenin Erdoğan’dan başkası olmadığını akıldan çıkarmayalım. Milletin sorunlarını bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Erdoğan’ın başındaki hükümetler çözebilir, hırsına yenilmiş, egosunun kör ettiği, gerçeklerle bağını kaybetmiş tipler ve bunların yönettiği lobiler değil.

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Kurtuluş TAYİZ