Ne Kurum ne Altınok ne Dağ, peki kim?
Yerel seçimleri “şahıslar” değil “şehirler” kazanacak.
Siz İstanbul’u; “Ekrem İmamoğlu kaybedecek, Murat Kurum kazanacak” diye mi değerlendiriyorsunuz ?
Hayır!
İstanbul kaybettiği 5 seneyi kazanacak; tabii millet isterse.
İzmir’i Hamza Dağ mı kazanacak?
Hayır, Dağ kazanırsa şehrin makus talihi kırılacak!
Ankara’da Altınok’la beraber trafik sorunu ortadan kalkmaya başlayacak.
Kaybeden de kazanan da şehirler olur.
Bunu da “şehre değer katmalıyım” diyen isimler başarabilir.
Bu üç şehirdeki CHP’li başkanlar başarılı olsaydı şehirler kazanırdı ki ben “başarılı olmalarını” isterdim.
Olmadı sanki, şehirler ilerlemek yerine geriye doğru gitti.
Altınok, Kurum, Dağ başarırsa şehirler kazanır.
İnsanlar “gök kubbede bir hoş sada” bırakır.
Gördük, hep beraber gördük!
Mansur Yavaş şehre bir çivi çakma mesâbesinde bile değildi.
Umurunda mı?
Ekrem Bey sürekli polemik peşine düşmedi mi?
Yordu, sahiden yordu.
İstanbul’un kuru gürültüye değil sessiz sedasız büyük hizmetlere ihtiyacı var.
İzmir ve Ankara’nın da öyle?
Şimdi partilerin ve şahısların değil, artık şehirlerin kazanma vaktidir!
“BALYA BALYA PARALAR”
Çelişkiler yumağı…
CHP’ye İstanbul’da “il binası” alınacak.
Alınsın, helâl olsun…
Ama paralar “bavullarla” taşınıyor.
Türkiye tarihinde “ilk kez” bir partinin parası “parti tarafından görevlendirilmeyen” iki kişi tarafından bavullarla bir ofise götürülüyor.
Kendi ifadelerine göre bu iki kişiden biri İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, diğeri Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı Fatih Keleş…
İmamoğlu bu işin işte burasında!
Soru şu: Balya balya paralar nereden geldi?
Dekont yok, paraların geldiği yer belli değil!
CHP Genel Merkezi binayı almak için Ankara’dan “banka yoluyla” para göndermiş.
Neden paranın kalan yarısı bavullarla taşınıyor?
Bu görüntülerden CHP Genel Merkezi’nin haberi var mı, yoksa Ekrem İmamoğlu’nun ve ekibinin kendi bildiği işler mi var?
Nerden baksan tutarsızlık ve cevapsız sorular!
Nereden baksan yakışmıyor!
Teslim tutanağı 09 Aralık 2019 tarihli…
Para sayma görüntüleri 10 Aralık 2019 tarihli…
Önce tutanak imzalanıp ertesi gün mü para verilmiş?
Soru çok da cevap yok!
Videoyu sızdıran da kendi içlerinden, videodakiler de kendi içlerinden…
Ortada balya balya para var, ama Ekrem İmamoğlu, “Usule uygun olmamış” diyerek sanki çok basit bir olay gibi anlatıyor.
Türkiye siyasi tarihi ilk kez böyle bir vaka yaşıyor.
Bir partinin parası “yetkisiz kişiler” elinde oradan oraya dolanıyor.
Tabii paralar gerçekten partininse?!
“İŞTE TOKİ GERÇEĞİ”
Göz göre göre öyle yalan haberler yapılıyor ki insanın aklı almıyor.
“Devlet kurumu olan TOKİ’nin 4 yılda yapamadığını İBB kuruluşu KİPTAŞ 1 yılda yaptı” diyerek yalanın dibini sıyırıyorlar.
Alçaklık, başka şey değil!
8 kilometre metro yapmalarına rağmen “48 km metro yaptık, 65 kilometre yaptık” diye algı yapanlardan her şey beklenir.
İBB kurumlarını koskoca devlet ile karşılaştırmak nedir? Ayıptır!
Aynısını büyük depremde yaptılar!
“Devlet yok, ama Haluk var” diye koskoca bir yalan uydurdular.
Sonra Haluk çekti gitti, yine vatandaşın elinden devlet tuttu.
TOKİ bugüne dek, son 20 yılda 1 milyon 300 bin üzerinde konut yaptı.
İBB elbette yapamaz.
Ekrem İmamoğlu her ne kadar “hatırlamıyorum” dese bile 100 bin konut sözü vermişti. Kimi kaynaklar 3 bin, kimileri 10 bin konut yaptığını söylüyor. Ama hiç kimse “Verdiği sözü tuttu” demiyor.
Üstüne de TOKİ üzerinden algı yapıp, “İstanbul’da TOKİ bir şey yapmadı, biz yaptık” yalanını yayıyorlar.
İŞTE TOKİ’NİN 2019’DAN BU YANA SON 5 YILDA İSTANBUL’A YAPTIĞI KONUTLAR, İLÇE İLÇE YAZIYORUM:
Arnavutköy’de 4090, Ataşehir’de 1442, Bağcılar’da 822, Başakşehir’de 5585, Esenler’de 5546, Eyüpsultan’da 637, Gaziosmanpaşa’da 4469, Güngören’de 300, Kağıthane’de 988, Kartal’da 105, Maltepe’de 4028, Sancaktepe’de 420, Silivri’de 1839, Şile’de 112, Tuzla’da 3582, Üsküdar’da 2166, Zeytinburnu’nda 925 konut yapıp teslim etmiş.
Şu anda da devam eden 25 binin üzerinde konut var.
“TOKİ’nin 5 yılda yapamadığı” dedikleri konut sayıları işte böyle…
Kendilerinin yaptığı konut sayıları da ortada…
Ama lafa gelince; “TOKİ yapamadı, biz yaptık” yalanını uydurup “algı yönetimi” yapıyorlar.
Bunlar sadece İstanbul için yapılanlar.
Bir de deprem bölgesi ve ülkemizin diğer şehirlerinde yapılanlar var.
TOKİ Başkanı Ömer Bulut’un gece gündüz demeden tüm işleri tek tek ve titizlikle takip ettiğini herkes biliyor ve takdir ediyor.
Rabbim bu millete hizmet eden ve derdi “Hakk ile Hakikat” olanlardan razı olsun; algıcıların yalanlarını da böyle ortaya çıkarmamızı nasip etsin.
“TOKİ TAKSİTLERİ NE KADAR?”
TOKİ’nin aidatları evler teslim edildikten sonra ödenmeye başlıyor. Bunun az sayıda ve projeye göre bazı istisnaları olabilir.
Ancak şu rakamlar çok net…
TOKİ’den ev alanların %83,42’si 4 bin TL’ye kadar aylık aidat ödüyor. Yani bu vatandaşlar arasında 2 bin TL aidatla ev alan da var.
Peki bugün 4 bin TL taksitle 3+1 ev almak mümkün mü?
TOKİ ile mümkün…
Bu bir düzen, bu bir intizam, bu bir sistem ve vatandaş lehine işliyor.
%12,82’si 4 bin ile 8 bin TL arası ödüyor.
Kalan %3,67’si ise 8 bin ile 12 bin arası ödüyor.
Yani konutların %96’sının aylık aidatları çok uygun…
Dileyen üyelikten çıkıp parasını alabilir; ama bu güne dek üyelikten çıkan olmamış.
“TOKİ mağduru” diye bir şey yok; çünkü:
1)Aidatlar yazdığım gibi gayet uygun
2)Taksit ödemeleri ev tesliminden sonra başlıyor
3)Dileyen üyelikten çıkıp yatırdığı tüm parayı geri alabiliyor
Hâl böyleyken özellikle İstanbul Belediyesi üzerinden yapılan haberlerle sanki herkes mağdur olmuş gibi “yalan rüzgarı” estiriliyor.
SON SÖZ: Kanuni Sultan Süleyman’ın Muhibbî mahlasıyla yazdığı 500 sene evvelki mısralarıyla bitirelim: “Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi”