Führer Netanyahu ve içimizdeki Gestapo

Okuduğunuz Yazı
Führer Netanyahu ve içimizdeki Gestapo

İçerik

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Rize İl Başkanlığı’nda düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, İsrail’in Filistin politikasına karşı Türkiye’nin tavrını net bir şekilde ortaya koydu. Erdoğan, geçmişte Karabağ ve Libya’da sergiledikleri aktif politikaların benzerinin İsrail’e karşı da gösterilebileceğini belirterek, “Biz nasıl Karabağ’a girdiysek, nasıl Libya’ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız.” ifadelerini kullandı.

Bu ifadeler sonrasında İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, X üzerinden yaptığı paylaşımda, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’in yan yana fotoğraflarını paylaşarak, “Erdoğan, Saddam Hüseyin’in izinden gidiyor ve İsrail’e saldırı düzenleme tehdidinde bulunuyor. (Erdoğan) Orada ne olduğunu ve nasıl bittiğini hatırlamalı.” dedi.

Dışişleri Bakanlığımız da Netanyahu’yu Hitler’e benzetti.

Öncelikle Netanyahu, kesinlikle Hitler gibi soykırım yapan bir isim. Hitler’den bir farkı yok.

Ancak Erdoğan ile Saddam’ı yan yana getirebilmek, akıl ve izandan yoksun bir durumun olduğunu gösterir.

Türkiye lideri Erdoğan’ın insanlığın vicdanı gibi gerek BM gerekse her türlü ulusal ve uluslarası ortamda “One minute!” ve “Dünya beşten büyüktür!’’ gibi çıkışları olduğunu biliyoruz.

Bu konuda da dünyanın gözleri önünde devam eden soykırıma karşı net bir tavır göstermiştir.

Ancak içimizdeki bazı beşinci kol faaliyeti yürütenler hep Batı emperyalizmine hizmet eden açıklamalar yapmaktadır.

Bunlar içinde sanırım 28 Şubat döneminin fişleme elemanı Fatih Altaylı ilk sıralarda yerini alır.

Bu konuda da “Türkiye’nin neyine oraya gitmek? Kafana odunla vururlar valla!” diyerek birilerinin sözcülüğünü yaparken diğer taraftan da Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı için bu ifadeleri kullanmış.

Fatih Altaylı’nın bu tavrı uzun zamandır biliniyordu. Programlarına devam ettirildi. AK Parti ve hükûmeti içinden birileri de Altaylı ile dostluklarını devam ettirdi. O da bu tavrından dolayı kazanmaya devam etti.

Polise hakaret etti.

AK Parti seçmenine, hakaret etti.

Kılıçdaroğlu’nu köpeğe benzetti.

Ama hiçbir şey olmadı.

Şimdi soruyorum size, Fatih Altaylı dokunulmaz mı?

Ne zaman adam oluruz, söyleyim size; Türk milleti ve devletine her zaman operasyon çeken beşinci kol faaliyeti yürüten Fatih Altaylı gibilerinin yaptıklarını yanlarına bırakmadığımız zaman, adalette, hukukta çifte standart uygulamadığımız zaman. Şimdi hâlâ Fatih Altaylı tıynetinde birileri var, programlarına da devam ediyorlar. AK Partili bakan ve siyasetçiler koşa koşa programlarına gidiyor. İşte kimin kime hizmet ettiğini anladığımız zaman operasyonlara fırsat vermeyiz ve gerçekten nasıl ‘adam’ olunur gösteririz.

Bakın başka bir muhalifin bu konudaki duruşundan da örnek vereceğim.

Enver Aysever.

İflah olmaz bir AK Parti-Erdoğan düşmanı diyebiliriz kendisi için.

Ne demiş: “İsrail Dışişleri Bakanı, Erdoğan’a ‘Saddam’ tehdidinde bulunmuş. Bak birader, adamın tepesini attırma! Çoluk çocuğu öldürüyorsunuz ondan sonra Erdoğan’ı tehdit ediyorsunuz. Erdoğan’ı biz siyaseten eleştiririz de siz aklınızı başınıza alın. Koskoca Türkiye Cumhurbaşkanı’nı tehdit edeceksin, ondan sonra da Saddam gibi yapacaksın. Bunu yapamazsın.’’

Evet muhalif olmak başka, ‘adam’ olmak başka.

İşte ne zaman adam oluruz?

Cevabına bir cevap daha…

Ülkenizdeki devlet erkânını, siyasetçileri, cumhurbaşkanlarını eleştirebilirsiniz ama tutup da onların ağzı ile konuşmak yerine bu gibi konularda Enver Aysever gibi tavır taknırsanız ‘adam’ olursunuz.

Adamlıktan nasibini almamış ağzı ve zihniyeti bozuklara ne desek boş elbette.

Onlar için söyleyeceğimiz tek söz, “Allah (c.c.) nefretlerinde boğsun onları!’’…

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
100%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
İhsan Aktaş