CHP’NİN GİZLİ AJANDASI 3

     Daha önceki yazımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz.CİA ve derin yapılar desteği ile Fetö artık ABD’ye yerleşmiş.40 yıl itina ile hazırlanan plan devreye sokulmuştur.Planın ve projenin büyüklüğünü anlamak için fetönun yıllar önce söylediği bir sözü hatırlatmakta yarar var.(Benim hedefim Türkiye değil,orası 20 yaşında iken bana verildi.Benim hedefim dünya.)Bundan da anlaşılacağı gibi sinsi ve derin örgütler ülkesi ırkı farketmeden ülkeler içine sızmış.Sızdığı ülkeleri ele geçirmek için çalışan bu yapılar islam ülkeleri üzerindeki yapılanmalarını da fetö üzerinden yürütmeye yıllar önce karar verip başlamışlar.Ne garip ki ele geçirilmek istenen ülkeler arasında Fetoya en buyuk desteği veren ABD’de var.ABD içindeki derin savaş Trump’un gelmesiyle daha da görülür hale geldi.Bu sözümüze kanıt olarak yine bir fetö sözünü yazmadan geçemeyeceğiz.(Rusya dağıldı,geç kaldık,istediğimiz payı alamadık ama ABD bizim kollarımıza düşecek.)Anlaşılacağı gibi savaş sadece bizle değil.Fetö arkasından yürüyen derin yapılarla,  milli bağımsızlık mücadelesi veren tüm devletler arasında.Bu açıklamalardan sonra konumuza tekrar dönelim.

   Fetö ABD’ye yerleştikten sonra planın en önemli bölümü olan ülkemizi istediği gibi yönetmek için kolları sıvar.Zaten büyük bir bölümünü gerçekleştirdiği yapılandırmasını nihayete erdirmek için iktidardaki Ak Partiyi ele geçirmek istemektedir.Erdogan’dan buyuk tepki alan ve hainiğinin ortaya çıkmasından sonra savaş ilan edilip milli güvenlik kurulunca terör örgütleri listesine alınınca hukumete ve devlete saldırılara başlar.Olaylar çok fazla olduğu için bunlardan birkaçını yüzeysel olarak hatırlatalım;

   PKK ile barış görüşmeleri sürecini baltalar OSLO görüşmelerini basına sızdırır.

   Erdoğan’ı ameliyat masasında öldürüp Hakan Fidan’ı tutuklatmak ister.

   Bazı bankalar üzerinden kumpas ve montajlarla 17-25 Aralık yargı darbesini yapmak ister.Bakan İş adamı ve bürokratlara tutuklama kararları çıkarttırır.

    Suriye’ye yardım taşıyan MİT tırlarını silah taşıyor diye durdurup dünyaya Türkiye’nin İŞİD’e yardım ettiği yalanını yaymaya başlar.Bu süreçte bazı gazetecileri de kullanır.

   Yaptığı tüm operasyonlardan netice alamayınca da 15 Temmuz darbe girişimine kalkışır.

   Şimdi tüm bu olayları gözümüzün önünden geçirerek CHP’nin bunlara karşı tutumunu hatırlayalım.Hatırlanacağı gibi ilk kaset ve montaj olayları MHP’de başlamış bazı parti yetkililerinin istifasıyla sonuçlanmıştı.Plan tutar ve ileriki safaya geçilir.CHP’de Baykal’a kaset operasyonu yapılır.Baykal istifa ettirilir.Yerine kesinlikle aday değilim diyen K.Kılıçlaroğu gelir.Verilen görev gereği artık Kemal bey bir yandan HDP diğer yandan DHKP-C ye abilik yapmaya diğer yandan da hükümete saldırmaya başlar.Bazı Bakanlar ve planlarına karşı çıkan iş adamı , bürokratların yargılanması için Fetö ile el ele yargı kumpasına destek verir.Hakan Fidan’ı İran’cı ilan eder.Halkını katleden zalim Esad yanında durur hükümeti dünyayı karşısına almakla suçlar.Fetö yapılanmasına karşı alınan kararları engellemek için AYM ve yargı kapılarında gezer.Kripto Fetöcular üzerinden Fetö emirlerini partisinin tüm kademelerinde uygular.Kemalist ve ulusalcı olan vekilleri partiden uzaklaştırır.Fetöya yakın isimleri yakın çevresinde toplar.Kulağına üflenen darbe sonrası senaryolara inanarak tüm gücüyle darbenin başarılı olması için mücadele eder.Kemal beyin etrafında topladığı A takımına bir bakalım;

Adı mazot kaçakçılığı dahil pek çok yolsuzluğa karışan G.Tekin

Ecevit’i zehirleyen iş yapamaz raporu vermek isteyen M.Haberal

Eymür’ün gözdesi basında kullandığı aparatı T.Özkan

Büyük kulüp üyesi U.Oran

İran’la Türkiye savaşsa İran’ı tutarım diyen E.Erdem

Stratfor’un TR 705 nolu  üyesi S.Tanrıkulu vs  vs……

   Bu kadrosuyla Türkiye’nin tüm projelerine köstek olmaya çalışan Kemal bey hatırlanacağı gibi 15 Temmuz darbe gecesinde de havaalanından darbecilerin özel izniyle kaçarak Bakırköy Belediye Başkanı’nın evinde darbenin gerçekleşmesini beklemiştir.Darbe gerçekleşmeyince daha sonraki günlerde kontrollü darbe söylemlerini dillendirerek darbecilere de sahip çıkmaya başlar.

   Partisini yenilemek,halkın istek ve söylemlerini baş tacı etmek yerine derin yapıların yabancı istihbarat örgütlerinin STK ve vakıflarının emelleri için çalışan bir parti haline dönüştürür. CHP’yi Ülke menfaatleri için değil de bu derin yapıların menfaatleri için mücadele eder hale getirir.

   Kısaca kuruluşundan günümüze kadar evrimini anlattığımız CHP, ya halkın ve devletin yanında olup milletin diline tercüman olacak, politikalar geliştirecek ya da tarihteki diğer partiler gibi siyaset çöplüğüne atılacak.

   Kendisine oy veren insanları bile şaşırtacak kadar milletten uzaklaşan CHP artık yol ayrımına gelmiştir.Yeni Türkiye’de ihanet,kumpas odağı bir CHP’ye yer yoktur.Aksine halka tercüman olan siyaset üreten halkın refahı ülkesinin güvenlik ve istikrarı için mücadele eden bir muhalefet partisine ihtiyaç vardır.

   Parti içinden çıkacak gerçek milliyetçi ve ulusalcı bir ekibin partide halkın istediği dönüşümü sağlayabileceğini,bu da olmaz ise yeni bir parti kurulmasının hiç te olasılık dışı olmadığını da hatırlatalım.Bu millet kurup desteklediği gibi yıkıp tarihe gömmesini de çok iyi bilir.

              RABBİM YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN