Yaşanmaz bu pislikte

Okuduğunuz Yazı
Yaşanmaz bu pislikte

İçerik

En başında peşin söyleyeyim: Kimse kalkıp da “özgürlük, iletişim hürriyeti, kişisel haklar” gibi süslü laflarla karşıma çıkmasın.

Kepazeliğin, rezilliğin, ahlaksızlığın, yalan dolan ve sahtekârlık ile iftira, küfür ve saldırganlığın hürriyeti olmaz!

Ne idüğü belirsiz ahlaksızın biri, çıkıp sağa sola hakaretler ediyor, ona buna iftiralar atıyor. Yetmiyor, küfürler havada uçuşuyor…

“Biri” dediysem lafın gelişi! Ortalıkta bunlardan binlerce var. Köpeksiz köyde değneksiz dolaşıyorlar. Boş buldukları meydanda fütursuzca at koşturuyorlar…

Bunun için sosyal medyada sahte bilgilerle bir hesap açmak yeterli. Saldırıyor saldırabildiği, kirletiyor kirletebildiği kadar…

Üstelik eliniz kolunuz bağlı. Maalesef yargı da aynı durumda. Çünkü bilgiler sizin değil, başkalarının elinde. İsteseniz de vermiyorlar. Çeşitli bahaneler ileri sürüp ahlaksızlığa şemsiye oluyorlar.

Köpekler serbest bırakılmış, taşlar bağlanmış durumda.

Hani şair “Cani geziyor dipdiri, can vermede masum” diyor ya… Aynen onun gibi! Ne kadar kutsal ve ahlaki değer varsa ayaklar altında!

Şimdi soruyorum:

-Böyle kepazelik olur mu? Yaşanabilir mi böylesine bir rezilliğin içinde?

***
Bunlar sadece ortalığı kirletmiyorlar. Yalan, dolan ve algı operasyonları ile toplumu da yanlış yönlendiriyorlar.

Huzur düşmanı bunlar…

Aynı zamanda milli birlik ve bütünlük karşıtları!

Adeta bir yerden düğmeye basılıyor. Hep birlikte saldırıya geçiyorlar. Toplumun sinir uçlarını hedef alıp, insanları birbirine karşı kışkırtıyorlar. Suyu bulandırıyorlar, ortalığı kirletiyorlar. Sonra da karşısına geçip seyrediyorlar.

Neresinden baksan pislik, elle tutulur bir tarafı yok.

Dayanmak, tahammül etmek, rıza göstermek zorunda mıyız biz bunlara? Mecbur muyuz böylesine bir kirliliğin hedefi olup, birlikte yaşamaya?

Değiliz elbette…

Bu ülkeyi yönetenlerin, halkın hak ve hukukunu korumakla görevli olanların mutlaka bir tedbir alması şart! Bu aynı zamanda Anayasal bir görev! Devlet, hem kendisini, hem de vatandaşını korumak zorunda!

***
İşin en can acıtıcı yanı da bu hukuksuzluğun yer aldığı bir takım sosyal ağlar, adeta ülke yönetimlerine kafa tutar durumda. “Suç işleniyor” dersiniz, görmezler. Bilgi istersiniz, vermezler. Üstüne bir de sırtınızdan para kazanmalarına rağmen vergi ödemezler.

Rıza gösterilebilir mi buna? Müstemleke yönetimi mi burası?

Çanakkale’de niye kırıldı bu millet? Kurtuluş Savaşı’nda niçin Yedi Düvele meydan okudu? Bunlar gelip bütün kazanımları yok etsinler, sahip olduğumuz değerleri kirletsinler diye mi?

Hadi hepsini bir yana bıraktık diyelim…

En basitinden her gün ayaklar altına alınan, paspas gibi çiğnenen kişilik hakları ne olacak? Mecbur muyuz, mahkûm mu bu millet böylesine bir pislik içinde yaşamaya?

Değil elbette…

O durumda yapılması gerekenler belli:

Artık bıçak kemiğe dayındı. Alabildiğine rezilleşen ve hukuk dışı bir hale bürünen sosyal medyaya el atılmalı. Pislik temizlenmeli. Bu sadece iktidarın ve devletin işi de değil. “Hak” diyen, “hukuk” diyen, temiz toplum arayan herkesin görevi.

Bekliyoruz, yaşanmaz çünkü böyle bir pisliğin içinde!

Yazı Hakkında ki Düşünceniz?
Çok Beğendim
0%
Beğendim
0%
Orta Karar
0%
Sevmedim
0%
Hiç İyi Değil
0%
Yazar Hakkında
Emin PAZARCI